真知灼见 bilgilendirici görüşler
Explanation
指正确而透彻的见解。形容见解正确、深刻、有见地。
Doğru ve derin bir anlayışa işaret eder. Görüşleri doğru, derin ve bilgilendirici olarak tanımlar.
Origin Story
著名学者李先生,以其深厚的学识和敏锐的洞察力,在学术界享有盛名。一次学术研讨会上,关于某一历史事件的解读众说纷纭,莫衷一是。有的学者持保守观点,有的学者则提出激进的推测。李先生静静地听着,然后缓缓开口,他从多个角度分析了事件的背景、过程和影响,并结合史料,提出了独到的见解。他的观点并非一味地迎合主流,而是基于严谨的考证和深刻的理解,最终令与会学者纷纷赞叹,称其为真知灼见。李先生的真知灼见,不仅解决了学术难题,更启发了人们对历史事件的深入思考。他的见解,如同照亮迷途的明灯,为人们指引了方向,也激励着更多人去追求真理。
Ünlü akademisyen Bay Li, derin bilgisi ve keskin zekasıyla akademik dünyada büyük bir üne sahipti. Bir akademik sempozyumda, belirli bir tarihsel olayın yorumları konusunda çeşitli görüşler vardı ve ortak bir nokta bulunamadı. Bazı akademisyenler muhafazakar görüşler savunurken, diğerleri radikal spekülasyonlar ortaya attı. Bay Li sessizce dinledi, sonra yavaşça konuşmaya başladı. Olayın arka planını, sürecini ve etkisini birden fazla açıdan analiz etti ve tarihsel materyallerle birleştirerek benzersiz içgörüler sundu. Görüşleri ana akıma körü körüne uymak yerine, titiz bir inceleme ve derin bir anlayışa dayanıyordu ve bu da sempozyumdaki akademisyenlerin onun bilgilendirici yorumlarına övgü yağdırmasına yol açtı. Bay Li'nin içgörüleri sadece akademik sorunları çözmekle kalmadı, aynı zamanda insanları tarihsel olaylar hakkında daha derinlemesine düşünmeye de teşvik etti. Kaybolmuş olanlara ışık tutan bir deniz feneri gibi, görüşleri insanları yönlendirdi ve daha fazla insanı gerçeği aramaya teşvik etti.
Usage
用于赞扬有正确而深刻见解的人。
Doğru ve derin görüşlere sahip insanları övmek için kullanılır.
Examples
-
他的分析很有真知灼见,值得我们认真学习。
tā de fenxi hěn yǒu zhēn zhī zhuó jiàn, zhídé wǒmen rènzhēn xuéxí
Analizi çok bilgilendirici ve dikkatlice incelenmeyi hak ediyor.
-
这篇论文充满了真知灼见,令人耳目一新。
zhè piān lùnwén chōngmǎn le zhēn zhī zhuó jiàn, lìng rén ěr mù yī xīn
Bu makale, yeni ve yenilikçi bakış açılarıyla dolu, canlandırıcı ve yenilikçi。