聪明智慧 Zeka ve bilgelik
Explanation
形容人智力超群,思维敏捷。
Olağanüstü zekaya ve keskin bir zihne sahip birini tanımlar.
Origin Story
很久以前,在一个小山村里,住着一位名叫小雨的女孩。她从小就展现出异于常人的聪明智慧。和其他孩子不同,小雨不喜欢玩那些普通的游戏,她更喜欢观察自然,思考问题。她会观察蚂蚁搬家,思考蚂蚁是如何找到食物的;她会观察天上的星星,思考星星为什么会在夜晚闪耀。村里的人们都夸赞小雨聪明智慧,说她将来一定会有大作为。小雨长大后,果然没有辜负大家的期望。她考上了最好的大学,学习成绩一直名列前茅。毕业后,她成为了一名优秀的科学家,为国家的科技发展做出了巨大的贡献。她的聪明智慧,不仅帮助她取得了事业上的成功,也让她的人生充满了乐趣和意义。
Çok eski zamanlarda, küçük bir dağ köyünde Xiaoyu adında bir kız yaşıyordu. Küçük yaştan itibaren olağanüstü bir zeka ve bilgelik sergiledi. Diğer çocukların aksine, Xiaoyu sıradan oyunları oynamayı sevmezdi; doğayı gözlemlemeyi ve sorunlar hakkında düşünmeyi tercih ederdi. Karıncaların hareketlerini gözlemler, karıncaların yiyeceklerini nasıl bulduğunu düşünür; gökyüzündeki yıldızları gözlemler, yıldızların neden geceleri parladığını düşünür. Köylüler Xiaoyu'nun zekasını ve bilgeliğini övdüler ve gelecekte büyük işler başaracağına dair kehanette bulundular. Xiaoyu büyüdü ve herkesin beklentilerini gerçekten karşıladı. En iyi üniversiteye kabul edildi ve her zaman sınıfında en üst sıralarda yer aldı. Mezun olduktan sonra, olağanüstü bir bilim insanı oldu ve ülkenin bilim ve teknoloji gelişimine büyük katkıda bulundu. Onun zekası ve bilgeliği, yalnızca mesleki başarı elde etmesine değil, aynı zamanda hayatını eğlence ve anlamla doldurmasına da yardımcı oldu.
Usage
多用于形容人的智力或才能。
Çoğunlukla bir kişinin zekasını veya yeteneğini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他年纪轻轻, 却聪明智慧, 令人惊叹。
tā niánjì qīng qīng, què cōngmíng zhìhuì, lìng rén jīngtàn
Çok genç olmasına rağmen zeki ve bilgedir, bu takdire şayandır.
-
这个孩子聪明智慧, 学习成绩总是名列前茅。
zhège háizi cōngmíng zhìhuì, xuéxí chéngjī zǒngshì míngliè qiánmáo
Bu çocuk zeki ve bilgedir ve her zaman sınıfının en iyisidir