天昏地黑 Gökyüzü ve yer karanlık
Explanation
形容天色昏暗,一片漆黑,多用于描写风雨交加或暴风雨来临时的景象,也比喻局势混乱险恶。
Bu, gökyüzü ve yeryüzünün çok karanlık olduğu anlamına gelen bir deyimdir ve genellikle fırtına veya tehditkar bir durumu tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
传说很久以前,在一个偏僻的小山村,住着一位名叫阿牛的年轻樵夫。一日,阿牛上山砍柴,天色渐渐暗了下来,乌云密布,狂风大作。转眼间,天昏地黑,倾盆大雨从天而降。阿牛冒着风雨,艰难地往山下走,突然,一道闪电划破长空,照亮了前方,阿牛看到一个巨大的树洞,来不及多想,他急忙躲了进去。雨越下越大,风越刮越猛,山上的树木摇曳不定,发出阵阵恐怖的声响,天昏地黑,仿佛世界末日来临。阿牛紧紧地抱着自己的柴刀,瑟瑟发抖,心中充满了恐惧。不知过了多久,雨过天晴,阳光普照大地,阿牛才从树洞里出来,惊魂未定。他望着被雨水冲刷得干干净净的山林,深深地吸了一口气,庆幸自己平安无事。从此以后,阿牛更加敬畏自然,珍惜生命。
Rivayetlere göre, çok eski zamanlarda, ıssız bir dağ köyünde, An Niu adında genç bir oduncu yaşarmış. Bir gün An Niu odun kesmek için dağa çıkmış ve gökyüzü yavaş yavaş kararırken, kara bulutlar toplanmış, şiddetli bir rüzgar esmeye başlamış. Bir anda gökyüzü ve yer karanlığa gömüldü ve gökten şiddetli bir yağmur yağmaya başladı. An Niu, rüzgar ve yağmur altında zorlukla dağdan aşağıya inmeye çalıştı. Birdenbire gökyüzünü yaran bir şimşek, önündeki yolu aydınlattı. An Niu devasa bir ağaç kovuğu gördü. Çok düşünmeden hızla içeri girdi. Yağmur ve şiddetli rüzgar daha da şiddetlendi, dağdaki ağaçlar sallandı ve korkunç sesler çıkardı. Gökyüzü ve yer karanlığa gömüldü, sanki kıyamet kopmuş gibiydi. An Niu baltasını sıkıca tuttu ve korkudan titriyordu. Bir süre sonra yağmur durdu ve güneş ışığı dünyaya vurdu. An Niu ağaç kovuğundan çıktı, hala korkudan titriyordu. Yağmurla temizlenmiş ormana baktı, derin bir nefes aldı ve sağ kurtulduğu için şükretti. O günden sonra An Niu doğayı daha fazla saygı duymaya ve hayatı daha çok sevmeye başladı.
Usage
常用作谓语、宾语、状语,形容天色昏暗或社会动荡不安的景象。
Bu, karanlık ve tehlikeli herhangi bir durumda kullanılabilir bir deyimdir.
Examples
-
暴风雨来临,天昏地黑,能见度极低。
bào fēng yǔ lái lín, tiān hūn dì hēi, néng jiàn dù jí dī
Fırtına sırasında, zifiri karanlıktı.
-
那场战争打的天昏地黑,百姓流离失所。
nà chǎng zhàn zhēng dǎ de tiān hūn dì hēi, bǎi xìng liú lí shī suǒ
O savaş, halk için karanlık ve acı dolu bir döneme yol açtı