敢做敢当 yapmaya ve sorumluluk almaya cesaret etmek
Explanation
指敢于承担责任,勇于面对挑战。
Sorumluluk alma ve zorluklarla yüzleşme cesaretini ifade eder.
Origin Story
话说唐朝时期,有个名叫李白的侠客,他为人豪爽,嫉恶如仇。一次,他目睹了强盗抢劫民财的恶行,义愤填膺,挺身而出,与强盗展开殊死搏斗。虽然他身受重伤,但最终还是制服了强盗,并将抢劫来的财物完璧归赵。事后,官府对他进行了表彰,百姓也纷纷赞扬他敢做敢当的侠义精神。李白的事迹,成为了人们争相传颂的佳话,也成为了敢做敢当的典范。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı sırasında, cömertliği ve kötülüğe olan nefretiyle bilinen Li Bai adında bir maceraperest vardı. Bir keresinde, insanların eşyalarını çalan bir soygunu gördüğünde, haklı öfkeyle doldu ve haydutlarla ölümüne bir savaş başlattı. Ağır yaralansa da, sonunda haydutları alt etti ve çalınan malları hak sahiplerine iade etti. Daha sonra hükümet tarafından övüldü ve halk onun cesaretini ve özverisini övdü.
Usage
作谓语、宾语、定语;形容人敢于做,敢于承担责任。
Yüklem, nesne ve sıfat olarak; yapmaya ve sorumluluk almaya cesaret eden birini tanımlar.
Examples
-
他敢做敢当,承担了全部责任。
tā gǎn zuò gǎn dāng, chéngdān le quánbù zérèn。
Bunu yapmaya cesaret etti ve tüm sorumluluğu üstlendi.
-
面对困难,我们要敢做敢当,不畏缩不逃避。
miànduì kùnnan, wǒmen yào gǎn zuò gǎn dāng, bù wèisuō bù táobì。
Zorluklar karşısında cesur davranmalı ve sorumluluğu üstlenmeli, geri çekilmemeli veya kaçmamalıyız