信而有证 güvenilir ve iyi belgelenmiş
Explanation
真实可靠,有充分的证据证明。
Gerçek ve iyi temellere dayalı.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,因其才华横溢,深受皇帝赏识。一日,皇帝要李白写一首诗歌来赞颂他新修建的宫殿。李白欣然应允,连夜创作。次日清晨,李白将写好的诗歌呈给皇帝,诗中既有华丽的辞藻,又有深刻的寓意,可谓是佳作一篇。皇帝龙颜大悦,赞不绝口。这时,一位大臣却站出来质疑,说李白诗中的一些细节与宫殿的实际情况不符。李白不慌不忙,拿出他先前收集到的宫殿建筑图纸、施工记录等资料,逐一反驳了大臣的质疑。这些资料充分证明了李白的诗歌描写是真实可靠的,他的创作是有充分根据的,可谓是“信而有证”。皇帝见此,更加欣赏李白的才华与为人,赏赐了他大量的金银财宝。从此,李白“信而有证”的故事广为流传,成为了后世文人墨客的佳话。
Rivayete göre Tang Hanedanlığı döneminde, olağanüstü yeteneği imparator tarafından çok takdir edilen Li Bai adında bir şair yaşarmış. Bir gün imparator, Li Bai'den yeni yaptırdığı sarayını öven bir şiir yazmasını istemiş. Li Bai memnuniyetle kabul etmiş ve gece boyunca şiir üzerinde çalışmış. Ertesi sabah Li Bai tamamladığı şiiri imparatora sunmuş. Şiir sadece muhteşem imgelerle dolu değil, aynı zamanda derin bir anlam da taşıyormuş. Gerçekten de bir başyapıt olmuş. İmparator çok sevinmiş ve şiiri durmaksızın övmüş. Tam bu sırada bir vezir şiire itiraz ederek bazı ayrıntıların sarayın gerçek durumuyla uyuşmadığını söylemiş. Li Bai sakin kalmış ve daha önce topladığı sarayın mimari planları ve inşaat kayıtları gibi belgeleri göstermiş. Vezirin sorularını tek tek yanıtlamış. Bu belgeler Li Bai'nin şiirinin tasvirinin doğru ve güvenilir olduğunu ve eserinin sağlam bir temele dayandığını yeterince kanıtlamış—"xin er you zheng"in en güzel örneği. İmparator bunu görünce Li Bai'nin yeteneğine ve dürüstlüğüne daha da hayran kalmış ve ona büyük zenginlikler bahşetmiş. O zamandan beri Li Bai'nin "xin er you zheng" öyküsü yayılmış ve bilginler arasında güzel bir hikaye olmuş.
Usage
用于形容言论或事实真实可靠,有确凿的证据。
Güvenilir ve sağlam kanıtlarla desteklenen ifadeleri veya gerçekleri tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他的说法信而有证,不容置疑。
tā de shuōfǎ xìn ér yǒu zhèng, bùróng zhìyí
Onun ifadesi güvenilir ve iyi belgelenmiştir.
-
这份报告信而有证,数据翔实。
zhè fèn bàogào xìn ér yǒu zhèng, shùjù xiángshí
Bu rapor güvenilir ve sağlam verilere dayanmaktadır.