可乘之机 uygun zaman
Explanation
可以利用的时机;机会。
Kullanılabilecek bir fırsat; bir şans.
Origin Story
话说唐朝时期,有一个名叫李白的诗人,他胸怀大志,渴望建功立业。然而,安史之乱爆发后,唐朝陷入一片混乱,李白辗转多地,始终未找到合适的时机施展自己的抱负。一次,他路过一座山,看到山脚下有一条小溪,溪水清澈见底,两岸景色秀丽,李白不禁感叹道:真是一个好地方!这时,他灵机一动,想到自己可以在这里隐居,潜心创作,等待时机到来。于是,他就在溪边建了一间小屋,过起了隐居的生活,白天吟诗作赋,晚上对月独酌,日子过得倒也悠闲自在。数年后,安史之乱平定,唐朝逐渐恢复了元气,李白也迎来了他人生中新的可乘之机。他被召回朝廷,受到朝廷的重用,得以施展自己的才华,为国家做出了巨大的贡献。
Bir zamanlar, Tang Hanedanlığı sırasında, Li Bai adında bir şair yaşıyordu. Büyük hırsları vardı ve büyük işler başarmayı özlemişti. Ancak An Lushan İsyanı'ndan sonra Tang Hanedanlığı kaosa sürüklendi ve Li Bai birçok yere gitti, özlemlerini yerine getirecek uygun bir fırsat bulamadı. Bir keresinde seyahat ederken, kristal berraklığında suya sahip güzel bir dereyle karşılaştı. Güzel manzaradan ilham alan Li Bai, bir fikir buldu: Bu sakin ortamı şiirine adayabilir ve iz bırakmak için uygun zamanı bekleyebilirdi. Dere kenarına küçük bir kulübe inşa etti ve tenha bir yaşam sürmeye başladı, gündüz şiir yazıp gece ay ışığında içki içti. Huzur içinde yıllar geçti. An Lushan İsyanı sona erdikten sonra Tang Hanedanlığı yavaş yavaş toparlandı ve Li Bai'nin zamanı geldi. Saraya çağrıldı, burada çok değer gördü ve yeteneğini sergileme fırsatı buldu, böylece ülkesine büyük katkıda bulundu.
Usage
作宾语;指可以利用的机会。
Nesne olarak; kullanılabilecek fırsatı ifade eder.
Examples
-
他一直在等待一个可乘之机,好报复他的仇敌。
tā yī zhí zài děng dài yīgè kě chéng zhī jī, hǎo bào fù tā de chóu dí
Düşmanından intikam almak için uygun bir anı bekliyordu.
-
公司面临困境,但我们仍要寻找可乘之机,扭转乾坤。
gōngsī miàn lín kùnjìng, dàn wǒmen réng yào xún zhǎo kě chéng zhī jī, niǔ zhuǎn qián kūn
Şirket sıkıntıda, ancak işleri tersine çevirmek için fırsatlar aramaya devam etmeliyiz.