绘声绘影 canlı açıklama
Explanation
形容叙述或描写生动逼真。
Canlı ve gerçekçi bir tasviri tanımlamak için kullanılan bir deyimdir.
Origin Story
话说唐朝时期,长安城里有一位著名的说书人,名叫李伯阳。他讲故事的本领非常高超,总是能够把故事说得绘声绘影,引人入胜。有一天,李伯阳要给城里的达官贵人们讲一个关于武则天传奇故事。他先从武则天的出身讲起,讲到她如何凭借自己的聪明才智步步高升,最终成为一代女皇。李伯阳讲到武则天年轻时与唐太宗李世民的故事时,他模仿李世民的语气,声音低沉而威严,仿佛李世民就在眼前;当他讲到武则天在后宫的斗争时,他的声音又变得尖锐而阴险,让人仿佛身临其境,感受到后宫的尔虞我诈。当他讲到武则天登基称帝后励精图治,使得国家繁荣昌盛时,他的声音又变得充满激情和自豪。李伯阳的声音时而高亢,时而低沉,时而尖锐,时而温柔,他运用各种不同的语气和语调,把武则天的故事演绎得活灵活现,令人如痴如醉。
Tang Hanedanlığı döneminde, Çangan şehrinde Li Boyang adında ünlü bir hikaye anlatıcısı yaşadığı söylenir. Hikaye anlatmada çok yetenekliydi ve hikayeleri her zaman canlı ve ilgi çekici bir şekilde anlatırdı. Bir gün Li Boyang, şehrin ileri gelenlerine Wu Zetian hakkında efsanevi bir hikaye anlatacaktı. Hikayeye Wu Zetian'ın kökenleriyle başlayarak, zekası ve hırsıyla nasıl yükseldiğini ve nihayetinde büyük bir imparatoriçe olduğunu anlattı. Li Boyang, Wu Zetian'ın gençliği ve İmparator Taizong ile ilişkisinden bahsettiğinde, Taizong'un sesini taklit etti - derin ve ağırbaşlı, sanki oradaymış gibi. Wu Zetian'ın saray entrikalarından bahsettiğinde ise sesi keskin ve kurnazlaştı, dinleyicilerin sarayın tehlikeli alt akıntılarını bizzat yaşıyormuş gibi hissetmelerini sağladı. Wu Zetian'ın imparatoriçe olarak hükümdarlığını ve çalışkan yönetiminin nasıl bir refaha yol açtığını anlattığında ise sesi tutku ve gururla doldu. Li Boyang'ın sesi bazen yüksek, bazen alçak, bazen keskin, bazen yumuşaktı. Çeşitli tonlar ve vurgulamalar kullanarak Wu Zetian'ın hikayesini canlandırdı ve izleyicilerini büyüledi.
Usage
常用来形容叙事或描写生动逼真。
Canlı ve gerçekçi bir anlatımı tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他把事情的经过绘声绘影地描述了一番。
tā bǎ shìqíng de jīngguò huì shēng huì yǐng de miáoshù le yī fān
Olayları canlı bir şekilde anlattı.
-
这场演出,演员们表演得绘声绘影,令人难忘。
zhè chǎng yǎnchū, yǎnyuán men biǎoyǎn de huì shēng huì yǐng, lìng rén nán wàng
Bu oyunda oyuncuların canlandırması çok canlı ve unutulmazdı