风云变色 Ani değişim
Explanation
形容声势浩大,足以使天地变色。多用于形容重大事件或人物的巨大影响力。
Dünyayı değiştirebilecek kadar büyük bir ivme veya etkiyi tanımlamak için kullanılır. Genellikle büyük bir olayın veya kişinin muazzam etkisini tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗仙,年轻时便才华横溢,名扬天下。一日,他游历到一座大山,山脚下居住着一位隐居多年的老道士,据说拥有通天彻地的法力。李白慕名而来,想见识老道士的本领。老道士见李白文采斐然,便对他进行了一番考验。老道士让他写一首诗,诗中要体现出他的胸襟和气魄。李白胸有成竹,挥笔疾书,不一会儿便写成一首气势磅礴的诗。诗中,他运用丰富的想象力,描绘了天地之间恢弘壮阔的景象,诗词中充满了豪迈之情。读完这首诗后,老道士不禁赞叹道:“好一个气吞山河的少年!你此诗一出,怕是要风云变色,名扬四海了!”只见话音刚落,天空突然乌云密布,狂风大作,雷声隆隆,山上的树木也随之摇摆,仿佛天地之间都为之震动,李白的名声确实也因此传遍了大江南北。
Bir zamanlar, Tang Hanedanlığı döneminde, adı tüm ülkede bilinen yetenekli bir şair Li Bai vardı. Bir gün, eteklerinde sihirli güçlere sahip olduğu söylenen bir keşişin yaşadığı büyük bir dağa gitti. Li Bai, yeteneklerini görmek için keşişi ziyaret etti. Li Bai'nin edebi yeteneğinden etkilenen keşiş, onu cesaretini ve geniş düşüncesini yansıtan bir şiir yazması için meydan okudu. Li Bai, yeteneklerine güvenerek, hızlıca güçlü ve görkemli bir şiir yazdı. Dünyanın genişliğini ve ihtişamını tasvir etmek için hayal gücünü kullandı. Şiiri okuduktan sonra keşiş, “Ejderha ruhlu genç adam! Bu şiir dünyayı değiştirecek ve sana şöhret getirecek!” diye bağırdı. Keşiş konuşmayı bitirir bitirmez gökyüzü karardı, fırtına koptu, gök gürültüsü çaldı ve dağdaki ağaçlar sanki dünya sarsılıyormuş gibi sallandı. Böylece Li Bai'nin şöhreti tüm ülkeye yayıldı.
Usage
多用于形容重大事件或人物的巨大影响力,多作宾语、定语。
Genellikle büyük bir olayın veya kişinin muazzam etkisini tanımlamak için kullanılır; genellikle nesne veya sıfat olarak kullanılır.
Examples
-
他演讲时,声情并茂,气吞山河,简直是风云变色!
ta yǎnjiǎng shí, shēng qíng bìng mào, qì tūn shān hé, jiǎnzhí shì fēng yún biàn sè!
Konuşması o kadar dokunaklı ve güçlüydü ki tüm atmosfer dramatik bir şekilde değişti!
-
这消息一出,市场风云变色,股票价格剧烈波动。
zhè xiāoxi yī chū, shìchǎng fēng yún biàn sè, gǔpiào jiàgé jùliè bōdòng
Bu haber çıktıktan sonra piyasa şiddetli dalgalanmalar yaşadı, durum sert bir şekilde değişti..