一面之词 Tek taraflı hikaye
Explanation
指争执的双方中一方所说的话。通常指不全面、不客观,甚至带有偏见的说法。
Bir anlaşmazlıktaki tarafların birinin ifadesini ifade eder. Genellikle tek taraflı, tarafsız olmayan veya hatta önyargılı ifadeleri ifade eder.
Origin Story
从前,在一个村庄里,住着两个农民。他们为了争夺一块土地,闹得不可开交。一个农民跑到县官那里告状,说:“那块土地是我的,我有很多证据证明!”县官听了他的一面之词,就判决这块土地归他所有。另一个农民不服气,也到县官那里上访。他气愤地说:“这块土地明明是我的,你凭什么把土地判给他?你一定要听我一面之词吗?”县官说:“我怎么会只听你一面之词?我已经调查清楚了,这块土地的确是你的。”于是,县官重新审理了案件,最终将这块土地判给了那个被冤枉的农民。
Bir zamanlar, bir köyde iki çiftçi yaşıyordu. Bir arsa için kavga ettiler ve anlaşamadılar. Çiftçilerden biri, belediye başkanına gitti ve şikayet etti:
Usage
用于提醒人们在处理问题时,要全面了解情况,不要只听信一面之词。
İnsanları sorunlarla başa çıkarken durumu tam olarak anlamaları için ve sadece hikayenin bir tarafını dinlememeleri için kullanılır.
Examples
-
我们不能只听一面之词,应该调查清楚事实真相。
wǒ men bù néng zhǐ tīng yī miàn zhī cí, yīng gāi diào chá qīng chǔ shì shí zhēn xiàng.
Sadece hikayenin bir tarafını dinleyemeyiz, gerçeği öğrenmek için soruşturma yapmalıyız.
-
在处理这件事的时候,我们需要听取所有人的意见,而不是仅仅听取一面之词。
zài chǔ lǐ zhè jiàn shì de shí hòu, wǒ men xū yào tīng qǔ suǒ yǒu rén de yì jiàn, ér bù shì jǐn jǐn tīng qǔ yī miàn zhī cí.
Bu konuyu ele alırken, sadece hikayenin bir tarafını değil, herkesin görüşlerini dinlemeliyiz.
-
这个说法只是他一面之词,不一定可靠。
zhè ge shuō fǎ zhǐ shì tā yī miàn zhī cí, bù yī dìng kě kào.
Bu ifade sadece onun tarafındaki hikaye, güvenilir olmayabilir.