七老八十 yetmiş yaşında
Explanation
形容人年纪大,一般指七八十岁。
Bu deyim, yaklaşık yetmiş veya seksen yaşında olan bir kişiyi tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
在一个宁静的村庄里,住着一位七老八十的老人,名叫张老太。她一生勤劳朴实,育有四个儿女,都已成家立业。如今,老人家身体依然硬朗,每天早上都会早早起床,在院子里打太极拳,呼吸新鲜空气。尽管年纪大了,但她依然精神矍铄,思维敏捷。村里的小孩子们都很喜欢她,经常围着她听她讲过去的故事。张老太总是乐呵呵地回忆起她年轻时的种种经历,为孩子们讲述着那些充满智慧和趣味的故事。她的人生充满了经历,就像一本厚厚的历史书,留下了深深的印记。
Sessiz bir köyde, yetmiş yaşında olan Zhang adında yaşlı bir kadın yaşıyordu. Bütün hayatı boyunca çalışkan ve mütevazıydı, dört çocuğunu büyüttü ve hepsi kendi ailelerini kurmuştu. Şimdi yaşlı kadın hala sağlıklıydı, her sabah erken uyanıp avlusunda Tai Chi yapıyor ve temiz havayı soluyordu. Yaşlı olmasına rağmen, hala zeki ve zekiydi. Köydeki çocuklar onu çok severdi ve geçmişte yaşadığı hikayeleri dinlemek için sık sık etrafına toplanırlardı. Zhang, çocuklara bilgelik ve eğlence dolu hikayeler anlatarak gençlik yıllarını her zaman neşeyle hatırladı. Hayatı, kalın bir tarih kitabı gibi, derin izler bırakarak deneyimlerle doluydu.
Usage
这个成语多用于描述年老的人,通常用来表达对老人的敬重或者同情。
Bu deyim genellikle yaşlı insanları tanımlamak için kullanılır, genellikle saygı veya sempati ifade etmek için.
Examples
-
他都七老八十的人了,还是眼不花、耳不聋。
ta dou qi lao ba shi de ren le, hai shi yan bu hua, er bu long.
Yetmiş yaşında olmasına rağmen, hala iyi görüyor ve duyuyor.
-
别看她七老八十了,干起活来可是一把好手。
bie kan ta qi lao ba shi le, gan qi huo lai ke shi yi ba hao shou
Yetmiş yaşında olmasına rağmen, hala çok iyi çalışıyor.