人人皆知 herkesçe biliniyor
Explanation
所有的人都知道了。
Herkes biliyor.
Origin Story
话说唐朝时期,长安城里来了个算命先生,他自称是神仙下凡,能算天算地,算人算鬼,神机妙算。他摆了个摊位,悬挂着一块牌匾,上面写着“神仙算命,无所不知”。一时间,长安城里的人们都知道了这个算命先生,纷纷前来求算。这算命先生其实是个骗子,他只会一些小把戏,根本不会算命。但他却很会察言观色,见人说人话,见鬼说鬼话,把那些前来求算的人们说得晕头转向,个个心服口服。消息传开后,算命先生的名气越来越大,甚至连皇宫里的人也慕名而来,前来求算。一时间,算命先生成了长安城里人人皆知的人物。
Rivayete göre, Tang Hanedanlığı döneminde, kendini gökyüzünü, dünyayı, insanları ve ruhları tahmin edebilen bir tanrı olarak tanımlayan bir falcı Chang'an şehrine geldi. Bir tezgah kurdu ve üzerine “İlahi Falcılık, Her Şeyi Bilen” yazan bir tabela astı. Kısa sürede Chang'an şehrinin tüm sakinleri bu falcıyı tanıdı ve kehanet almak için ona akın ettiler. Bu falcı aslında bir dolandırıcıydı. Sadece birkaç küçük numara biliyordu ve falcılıktan hiç anlamıyordu. Ancak insanları gözlemlemede çok yetenekliydi, insanlarla kendi dillerinde konuşuyor ve onları o kadar şaşırtıyordu ki ikna oluyorlardı. Haber yayıldıkça falcının şöhreti arttı ve hatta imparatorluk sarayından insanlar bile onu ziyaret etmeye başladı. Kısa sürede bu falcı Chang'an şehrinde herkesçe tanınan biri oldu.
Usage
用于形容某件事情或消息被所有的人所知道。
Herkes tarafından bilinen bir şey veya haberi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
这件事,人人皆知。
zhè jiàn shì, rénrén jiē zhī
Bu herkesçe biliniyor.
-
这个消息,人人皆知,不用再宣传了。
zhège xiāoxi, rénrén jiē zhī, bùyòng zài xuānchuán le
Bu haber herkesçe biliniyor, daha fazla tanıtım yapmaya gerek yok.