鲜为人知 az bilinen
Explanation
很少被人知道。
Çok az kişi tarafından biliniyor.
Origin Story
在古老的丝绸之路上,有一个名叫阿里的年轻商人。他辛勤地奔走于各个城镇之间,贩卖着珍贵的丝绸和香料。然而,他的名字却鲜为人知,他的故事也如同路边不起眼的小花,默默地绽放,然后悄然凋谢。阿里为人谦逊,从不炫耀自己的财富和成就。他总是乐于助人,为旅途中的商队提供帮助,甚至将自己的食物和水分享给他们。他的善良和慷慨,在丝绸之路上传颂着,却只是在人们的心里默默流传。许多年后,当人们回顾丝绸之路的历史时,阿里早已离世,但他帮助过的人们,却依然记得他,他们会在夜里,对着星空,讲述着阿里善良的故事。
Eski İpek Yolu'nda Ali adında genç bir tüccar vardı. Çok çalışkan biriydi, şehirler arasında seyahat edip değerli ipek ve baharat satıyordu. Ancak adı pek bilinmiyordu ve hikayesi, yol kenarındaki göze çarpmayan bir çiçek gibi, sessizce açtı ve sonra sessizce soldu. Ali mütevazıydı ve asla zenginliğini veya başarılarını sergilemezdi. Her zaman başkalarına yardım etmeye hazırdı, yolculuklarındaki kervanlara yardım eder, hatta yiyecek ve suyunu onlarla paylaşır. Onun iyiliği ve cömertliği İpek Yolu boyunca övüldü, ancak sadece kalpten kalbe sessizce aktarıldı. Yıllar sonra, insanlar İpek Yolu tarihine baktıklarında Ali çoktan vefat etmişti, ancak ona yardım ettiği insanlar onu hala hatırlıyor ve geceleri, yıldızların altında, Ali'nin iyiliğinin hikayesini anlatıyorlardı.
Usage
用作谓语、定语;多用于人或事物
Yüklem veya sıfat olarak kullanılır; çoğunlukla insanlar veya nesneler için kullanılır.
Examples
-
他默默地做出了巨大的贡献,他的事迹鲜为人知。
tā mòmò de zuò chū le jùdà de gòngxiàn, tā de shìjì xiǎn wéi rén zhī
Sessizce büyük bir katkıda bulundu ve eylemleri pek bilinmiyor.
-
这个小村庄鲜为人知,只有当地人才知道。
zhège xiǎo cūn zhuāng xiǎn wéi rén zhī, zhǐyǒu dāngdì rén cái zhīdào
Bu küçük köy pek bilinmiyor, sadece yerli halk biliyor.