泰山压顶 Tai Dağı'nın bastırması
Explanation
比喻遇到巨大的压力或打击。
Çok büyük bir baskı veya ağır bir darbeyle karşılaşmayı tanımlamak için kullanılan bir metafordur.
Origin Story
话说很久以前,有个叫李成的年轻人,他勤奋好学,立志考取功名。然而,他家境贫寒,父母年迈多病,弟弟年幼,生活的重担压在他瘦弱的肩上。李成每天都要辛苦劳作,还要抽出时间读书学习。他常常感到身心疲惫,感觉像泰山压顶一般沉重。一次,他独自一人在田埂上苦读,夜深人静,寒风瑟瑟,他感觉身心俱疲,仿佛一座泰山压在他的身上,让他喘不过气来。他抬头望着星空,心中充满了焦虑和迷茫。但他并没有放弃希望,他咬紧牙关,继续坚持学习。他知道,只有坚持不懈,才能改变命运。最终,李成不负众望,考取了功名,实现了人生理想。
Eskiden, Li Cheng adında çalışkan ve öğrenmeye meraklı bir genç adam vardı ve imparatorluk sınavını geçmeyi umuyordu. Ancak, ailesi yoksuldu, ebeveynleri yaşlı ve hastaydı ve küçük kardeşi daha küçüktü, bu yüzden hayatın yükü onun güçsüz omuzlarına düşüyordu. Li Cheng her gün çok çalışmak zorundaydı ve yine de okumak için zaman bulmalıydı. Sık sık fiziksel ve zihinsel olarak bitkin hissediyordu, sanki Tai Dağı onu ezmiş gibiydi. Bir keresinde, soğuk bir rüzgarın estiği geç bir saatte bir tarla sırtında yalnız başına ders çalışırken; bitkin hissetti, sanki Tai Dağı onu eziyormuş gibi, nefes alması zorlaşmıştı. Yıldızlı gökyüzüne baktı, kalbi endişe ve karışıklık doluydu. Ama umudunu kaybetmedi ve dişlerini sıkarak çalışmaya devam etti. Sadece azmin kaderini değiştirebileceğini biliyordu. Sonunda, Li Cheng hayal kırıklığına uğratmadı ve imparatorluk sınavını geçerek yaşamının özlemlerini gerçekleştirdi.
Usage
多用于形容压力大,面临困境。
Genellikle yüksek baskı ve zorlukları tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
面对巨大的挑战,他感觉泰山压顶,压力山大。
miàn duì jù dà de tiǎo zhàn, tā gǎn jué Tài Shān yā dǐng, yā lì shān dà
Büyük bir zorlukla karşı karşıya kaldığında, Tai Dağı'nın üstüne bastırdığını, çok büyük bir baskı altında olduğunu hissetti.
-
期末考试临近,同学们都感觉泰山压顶,复习任务很重。
qī mò kǎo shì lín jìn, tóng xué men dōu gǎn jué Tài Shān yā dǐng, fù xí rèn wù hěn zhòng
Final sınavı yaklaşırken, tüm öğrenciler Tai Dağı'nın kendilerine bastırdığını hissettiler; tekrarlama görevi çok ağır.