尸横遍野 cesetler her yerde
Explanation
形容战场上或灾难现场死伤人数极多,尸体遍地的情景。
Bir savaş alanında veya bir felaket mahallinde birçok insanın öldüğü ve cesetlerin her yerde yattığı bir sahneyi tanımlar.
Origin Story
话说三国时期,一场惨烈的战争爆发了。蜀军与魏军在赤壁展开激战,双方厮杀,刀光剑影,喊杀震天。最终,蜀军大获全胜,但战场上却是一片凄惨景象:尸横遍野,血流成河,残肢断臂散落在四处。空气中弥漫着浓烈的血腥味,令人作呕。蜀军将士们默默地收拾战场,掩埋战死的袍泽,悲伤的气氛笼罩着整个战场。这场战争的胜利来之不易,同时也付出了巨大的代价。
Üç Krallık döneminde kanlı bir savaş patlak verdi. Shu ve Wei orduları, kılıçlar ve mızrakların çarpıştığı ve çığlıkların yankılandığı Chibi'de şiddetli bir savaşa girdiler. Sonunda Shu ordusu büyük bir zafer kazandı, ancak savaş alanı korkunç bir manzaraydı: cesetler her yerde yatıyordu, kan nehir gibi akıyor ve kopmuş uzuvlar her yere saçılmıştı. Hava mide bulandırıcı bir kan kokusuyla doluydu. Shu askerleri savaş alanını sessizce temizlediler, düşen yoldaşlarını gömdüler ve üzüntü atmosferi tüm savaş alanını sardı. Bu savaştaki zafer kolay elde edilmedi ve ağır bir bedelle satın alındı.
Usage
常用于描写战争或灾难的惨烈景象。
Savaş veya felaketlerin korkunç sahnelerini tanımlamak için sıklıkla kullanılır.
Examples
-
那场战争,尸横遍野,惨不忍睹。
nà chǎng zhànzhēng, shī héng biàn yě, cǎn bù rěn dǔ
O savaşta, cesetler her yerde yatıyordu, korkunç bir manzara.
-
战后,尸横遍野,令人心寒。
zhàn hòu, shī héng biàn yě, lìng rén xīnhán
Savaştan sonra, cesetler her yerde yatıyordu, yürek burkan bir manzara