弦外有音 satırların arası
Explanation
比喻话语中另有间接透露、没有明说的意思。
Bu, bir ifadenin örtük, söylenmemiş bir anlamı olduğu anlamına gelir.
Origin Story
话说唐朝时期,有个年轻的秀才,名叫李白,去京城赶考。路上,他遇到一位老先生,老先生问他:“小伙子,去京城做什么?”李白谦虚地答道:“老先生,我此次去京城参加科举考试。”老先生意味深长地笑了笑,说:“年轻人,科举考试并非易事,要时刻保持清醒的头脑。”李白听得云里雾里,不太明白老先生话里的意思。老先生并没有解释,只是意味深长地看了李白一眼,便继续赶路了。李白一路反复思量老先生的话,越想越觉得意味深长,觉得老先生是在提醒自己,科考之路艰难险阻,要做好充分的心理准备。后来,他果然在科考中遇到了许多困难和挑战,但李白始终牢记老先生的弦外之音,坚持不懈,最终金榜题名。
Tang Hanedanlığı sırasında, Li Bai adında genç bir bilgin sınava girmek için başkente gidiyordu. Yolda, “Genç adam, seni başkente ne getiriyor?” diye soran yaşlı bir adamla karşılaştı. Li Bai alçakgönüllülükle, “Efendim, imparatorluk sınavına katılmak için buradayım.” diye yanıtladı. Yaşlı adam anlamlı bir şekilde gülümsedi ve “Genç adam, imparatorluk sınavı kolay değil. Zihnini açık tutmalısın.” dedi. Li Bai şaşkına döndü ve yaşlı adamın sözlerinin ardındaki anlamı tam olarak anlamadı. Yaşlı adam açıklama yapmadı, ancak Li Bai’ye anlamlı bir şekilde baktı ve yoluna devam etti. Li Bai yaşlı adamın sözlerini tekrar tekrar düşündü ve giderek daha anlamlı buldu. Yaşlı adamın, sınav yolunun zorluklarla dolu olduğunu ve zihnen hazır olması gerektiği konusunda onu uyardığını hissetti. Daha sonra, sınav sırasında birçok zorlukla karşılaştı, ancak Li Bai yaşlı adamın ima edilen mesajını asla unutmadı. Azimle çalıştı ve sonunda imparatorluk sınavını geçti, büyük bir başarı elde etti.
Usage
形容话里另有含蓄的意思,或暗示的意思。
söylenmemiş bir şeyi belirtmek veya gizli bir anlamı ima etmek için.
Examples
-
老张虽然没明说,但弦外有音,我们都听明白了。
lǎo zhāng suīrán méi míng shuō, dàn xián wài yǒu yīn, wǒmen dōu tīng míng bái le.
Bay Ahmet açıkça söylemese de, ima anlamı hepimiz anladık.
-
他话语里弦外有音,暗示着对我的不满
tā huàyǔ lǐ xián wài yǒu yīn, ànshìzhe duì wǒ de bù mǎn
Sözlerinde, benden duyduğu memnuniyetsizliği ima eden gizli bir anlam vardı