遗世独立 yalnız ve bağımsız
Explanation
指隐居,不问世事,与世隔绝,独自生活。形容脱离尘世,孤高独立。
Dünyadan uzaklaşmayı, dünya işlerine karışmamayı, dünyadan soyutlanmayı ve yalnız yaşamayı ifade eder. Dünyadan kopuk, asil ve bağımsız olmayı tanımlar.
Origin Story
在远离尘嚣的深山之中,住着一位名叫云鹤的老人。他年轻时曾是朝廷官员,但厌倦了官场的尔虞我诈,便辞官隐退,来到这山清水秀的地方。他每日里采药、读书、练字,与世无争,过着简单而宁静的生活。他虽与世隔绝,但并未与世俗格格不入,反而以其独特的魅力吸引着四面八方慕名而来的访客。他待人真诚,乐善好施,深受当地百姓的爱戴。有人问他为什么选择遗世独立,他说:‘我并非厌恶人群,只是想在喧嚣的世界中寻得一方宁静,修身养性,更好地侍奉百姓。’云鹤老人用自己的行动诠释了遗世独立的真正含义,他并没有完全与世隔绝,而是以另一种方式融入社会,奉献着自己的人生价值。
Dünyanın gürültüsünden uzak, ıssız dağlarda Yun He adında yaşlı bir adam yaşıyordu. Gençliğinde saray görevlisiydi, ancak saray entrikalarından bıkarak istifa edip bu güzel yere çekildi. Her gün bitki topluyor, kitap okuyor ve hat sanatı çalışıyordu. Dünyayla mücadele etmiyor, basit ve huzurlu bir hayat yaşıyordu. Dünyadan soyutlansa da topluma tamamen yabancı değildi. Aksine, kendine özgü cazibesi her yerden ziyaretçi çekiyordu. İnsanlara karşı samimi, nazik ve cömertti, yerli halk tarafından çok seviliyordu. Birisi ona neden inzivaya çekildiğini sorduğunda, şu cevabı verdi: “İnsanlardan nefret etmiyorum, sadece gürültülü dünyada huzur bulmak, karakterimi geliştirmek ve insanlara daha iyi hizmet etmek istiyorum.” Yun He, eylemleriyle inzivaya çekilmenin gerçek anlamını açıkladı. Dünyadan tamamen kopmadı, aksine farklı bir şekilde topluma entegre olarak hayatını topluma hizmet etmeye adadı.
Usage
通常用于形容人性格孤傲,不与世俗同流合污,或形容事物超凡脱俗,独立不群。
Genellikle bir kişinin kibirli kişiliğini, dünyanın akışına uymamasını veya olağanüstü ve bağımsız bir şeyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他独自一人生活在深山里,过着遗世独立的生活。
tā dúzì yīrén shēnghuó zài shēnshān lǐ, guòzhe yíshìdúlì de shēnghuó.
Dağlarda yalnız yaşıyor, tenha bir hayat sürüyor.
-
这位隐士,多年来一直遗世独立,与世无争。
zhè wèi yǐnshì, duō nián lái yīzhí yíshìdúlì, yǔshì wúzhēng
Bu keşiş, uzun yıllardır dünyanın gürültüsünden uzak, tenha ve huzurlu bir hayat yaşıyor.