一头雾水 tamamen şaşkın
Explanation
形容对事情的情况完全不清楚,感到迷惑不解。
Bir durum hakkında tamamen net olmayan ve kafası karışık ve şaşkın hisseden birini tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
小明参加了一个从未接触过的比赛,规则复杂,术语专业,让他一头雾水。他翻阅了大量的资料,咨询了经验丰富的选手,仍然无法理解比赛的核心内容。比赛开始前,小明焦虑不安,感觉自己像掉进了迷宫,找不到出口。他努力尝试着去理解,一遍遍地梳理规则,却始终无法理清头绪。直到比赛开始后,看到其他选手熟练的操作,他才隐隐约约明白了一些,虽然还是一头雾水,但他决定尽力而为。比赛过程中,他不断学习,不断调整策略,虽然最终没有获得名次,但他收获了宝贵的经验,也明白了学习和实践的重要性。这次经历让他明白,面对自己不了解的事情,要积极主动地去学习和探索,才能逐步克服困难,最终有所收获。
Daha önce hiç karşılaşmadığı, kurallarının karmaşık ve terminolojisinin profesyonel olduğu bir yarışmaya katıldıktan sonra tamamen şaşkına döndü. Çok miktarda materyal okudu ve deneyimli yarışmacılara danıştı, ancak yarışmanın temel içeriğini yine de anlayamadı. Yarışma başlamadan önce endişeli ve huzursuzdu, kendini bir labirentte sıkışmış gibi hissediyordu, çıkış yolunu bulamıyordu. Anlamaya çalıştı, kuralları tekrar tekrar düzenledi, ancak yine de anlayamadı. Yarışma başladıktan sonra, diğer yarışmacıların yetenekli hareketlerini görünce bir şeyler anlamaya başladı. Hala şaşkın olsa da, elinden gelenin en iyisini yapmaya karar verdi. Yarışma boyunca sürekli öğrendi ve stratejilerini ayarladı. Sonunda herhangi bir ödül kazanmasa da, değerli bir deneyim kazandı ve öğrenme ve pratiğin önemini anladı. Bu deneyim ona, anlamadığı bir şeyle karşılaştığında, zorlukların üstesinden gelmek ve sonunda bir şeyler elde etmek için aktif olarak öğrenmesi ve keşfetmesi gerektiğini öğretti.
Usage
用于形容对某事完全不理解,感到迷惑。
Bir şeyi hiç anlayamayan ve kafası karışık olan birini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
面对突如其来的问题,他感觉自己一头雾水,不知从何下手。
miànduì tūrú'érlái de wèntí, tā gǎnjué zìjǐ yītóu wùshuǐ, bù zhī cóng hé xiàshǒu。
Ani birdenbire gelen sorunlarla karşılaştığında, kendini tamamen şaşkın ve nereden başlayacağını bilmez halde buldu.
-
复杂的数学题让他一头雾水,完全不知道该如何解题。
fùzá de shùxué tí ràng tā yītóu wùshuǐ, wánquán bù zhīdào gāi rúhé jiě tí。
Karmaşık matematik problemi onu tamamen şaşırttı, nasıl çözeceğini bilmiyordu.