南来北往 güneyden kuzeye gidip gelme
Explanation
指从南到北,从北到南。也泛指来来往往。
Güneyden kuzeye ve kuzeyden güneye hareketi ifade eder. Ayrıca genel olarak gelip gitmeyi ifade eder.
Origin Story
在繁华的丝绸之路上,商队南来北往,络绎不绝。来自南方的商人,带着珍贵的香料、茶叶和丝绸,一路向北,前往长安等北方城市。而北方商人,则带着毛皮、瓷器和铁器,一路南下,前往南方各州。他们穿梭于山川之间,跨越重重险阻,将南方的财富和北方的资源连接在一起,推动着经济的繁荣和文化的交流。这条路,见证了无数商人的辛勤付出,也见证了中国古代商业的蓬勃发展。这条路也承载着无数的故事和传说,如同一条金色的丝线,将古老的华夏文明紧紧地联系在一起。
Yoğun ipek yolunda, kervanlar aralıksız olarak güneyden kuzeye ve kuzeyden güneye seyahat ediyordu. Güneyden gelen tüccarlar, değerli baharatlar, çay ve ipekleri Chang'an gibi kuzey şehirlerine taşıyordu. Kuzeyden gelen tüccarlar ise kürk, porselen ve demiri güneye taşıyordu. Dağlar ve vadiler arasında dolaşarak birçok engeli aşarak, güneyin zenginliğini kuzeyin kaynaklarıyla birleştirip ekonomik refahı ve kültürel değişimi teşvik ediyorlardı. Bu yol sayısız tüccarın sıkı çalışmasına ve eski Çin ticaretinin güçlü gelişimine tanık oldu. Bu yol aynı zamanda, eski Çin medeniyetini birleştiren altın bir iplik gibi sayısız hikaye ve efsaneyi de taşıyor.
Usage
多用于描写人或物来来往往的景象。
Genellikle insanların veya eşyaların gidip gelme sahnesini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
大街上人来人往,热闹非凡。
dàjiē shang rén lái rén wǎng, rè nào fēi fán.
Caddede gidip gelen çok insan var.
-
货物南来北往,生意兴隆。
huòwù nán lái běi wǎng, shēngyì xīnglóng.
Mallar güneyden kuzeye ve kuzeyden güneye gidiyor, işler iyi gidiyor.