发号施令 Emir vermek
Explanation
发布命令,指挥他人。
Emirler vermek ve başkalarına komuta etmek.
Origin Story
话说三国时期,诸葛亮在五丈原挥泪斩马谡,马谡失街亭,蜀军遭受重创。诸葛亮痛定思痛,决心改变以往的指挥方式。他不再只身一人发号施令,而是广开言路,采纳众将士的建议,形成决策共识。在之后的战役中,诸葛亮依然运筹帷幄,但他的指挥更加注重团队合作和灵活应变。他充分授权给下属,让他们根据战场形势做出及时调整,取得了更大的胜利。诸葛亮意识到,成功的军事指挥不仅仅在于发号施令,更在于统筹全局,调动各方力量,形成合力。这次改变,不仅让蜀军实力得以提升,也彰显了他作为一代名将的睿智和胸襟。
Üç Krallık döneminde, Zhuge Liang, Ma Su'nun Jie Ting savaşını kaybetmesinin ardından Shu ordusuna ağır kayıplar vermesinin ardından Wuzhangyuan'da Ma Su'yu idam etti. Bunu düşünerek Zhuge Liang, komuta tarzını değiştirmeye karar verdi. Artık tek başına emir vermez oldu, bunun yerine açık diyaloğu teşvik etti ve subaylarının önerilerini dikkate alarak kararlar konusunda fikir birliğine vardı. Sonraki savaşlarda Zhuge Liang hala stratejileri titizlikle planladı, ancak komutası ekip çalışmasını ve uyum sağlamayı vurguladı. Yetkisini astlarına devrederek, savaş alanındaki duruma göre zamanında ayarlamalar yapmalarına izin verdi ve bu da daha büyük zaferlere yol açtı. Zhuge Liang, başarılı bir askeri komutanın sadece emir vermekle kalmayıp, aynı zamanda genel stratejiyi koordine etme, güçleri seferber etme ve birleşik bir cephe oluşturmakta olduğunu fark etti. Bu değişiklik sadece Shu ordusunun gücünü artırmakla kalmadı, aynı zamanda ünlü bir general olarak bilgeliğini ve geniş fikirliliğini de sergiledi.
Usage
用于形容发布命令,指挥他人。
Emirler vermek ve başkalarına komuta etmeyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
将军一声令下,士兵们立刻行动起来。
jiāngjūn yīshēng lìngxià, shìbīngmen lìkè xíngdòng qǐlái.
Generale'in emriyle askerler hemen harekete geçti.
-
公司总裁发号施令,员工们必须严格执行。
gōngsī zǒngcái fā hào shī lìng, yuángōngmen bìxū yángé zhìxíng。
Şirket başkanı emir veriyor ve çalışanlar kesinlikle uymak zorunda.