呕心沥血 ǒuxīn lìxuè
Explanation
呕心沥血比喻费尽心思,竭尽全力,形容为某种事业或工作极其努力,也形容创作的艰辛。
呕心沥血, bir şeye tüm kalbiyle ve canı gönülden adanmayı, muazzam bir çaba ve enerji harcamayı anlatır. Genellikle bir amacın veya yaratıcı bir çalışmanın peşinden gitmekle ilgili yoğun çalışmayı ve zorlukları tasvir etmek için kullanılır.
Origin Story
唐朝诗人李贺,自幼聪颖,文思敏捷,但却怀才不遇。他出身于一个被贬谪的皇族,为了避免因出身受到排挤,他隐瞒了自己的身份,参加科考,做过小官。但他始终没有放弃对诗歌的热爱。他常常披星戴月,呕心沥血地创作诗歌,每一首诗都倾注了他全部的心血。他曾说:‘诗是吾之魂魄’,他把诗歌看作是自己生命的一部分。为了追求诗歌的完美,他夜以继日地读书,苦思冥想,甚至常常废寝忘食。他创作的诗歌,风格独特,想象奇特,充满浪漫主义色彩,至今仍被人们传诵。虽然他的生命短暂,但却留下了大量优秀的诗歌作品,成为中国诗歌史上的瑰宝,正是他呕心沥血的成果。
Tang Hanedanlığı'ndan şair Li He, genç yaşlardan itibaren zeki ve hazırcevap biriydi, ancak kariyerinde şanssızdı. Aşağılanmış bir imparatorluk ailesinde doğdu, dışlanmayı önlemek için kimliğini gizledi ve imparatorluk sınavlarını geçerek küçük bir memur oldu. Ancak, şiire olan aşkını asla bırakmadı. Sık sık yorulmadan çalıştı, tüm kalbini ve ruhunu eserlerine döktü, her şiir tam bir adanmışlıkla doluydu. Bir keresinde 'Şiir benim ruhumdur' dedi ve sanatına olan derin bağını gösterdi. Şiir mükemmelliği arayışında gece gündüz okudu, derin düşüncelere daldı, sık sık yemek ve uykuyu ihmal etti. Eşsiz tarzı, canlı hayal gücü ve romantizmiyle şiirleri bugün hala beğeniyle karşılanmaktadır. Yaşamı kısa olmasına rağmen, Çin edebiyatının bir hazinesi olan olağanüstü şiirlerin zengin bir mirasını bıraktı; yorulmak bilmeyen bağlılığının bir kanıtı.
Usage
用于形容创作或工作上的艰辛付出,也用于赞扬对事业的执着和奉献。
Yaratıcı çalışmalarda veya işlerde zorluğu ve özveriyi tanımlamak için kullanılır, ayrıca bir davaya olan azmi ve özveriyi övmek için de kullanılır.
Examples
-
他为了完成这项工程,呕心沥血,日夜操劳。
ta weile wancheng zhe xiang gongcheng, ou xin li xue, ri ye cao lao.
Bu projeyi tamamlamak için canını dişine taktı.
-
为了写这部小说,他呕心沥血,花费了十年的时间。
weile xie zhe bu xiaoshuo, ta ou xin li xue, huafeile shi nian de shijian
Bu romanı yazmak için on yılını harcadı.