胆颤心惊 korkudan tir tir titreme
Explanation
形容非常害怕,内心极度不安。
Aşırı korku ve iç huzursuzluğu anlatır.
Origin Story
话说唐朝贞观年间,一位名叫李白的年轻书生,怀揣着满腹诗书和远大抱负,独自一人前往长安赶考。路途遥远,他一路风尘仆仆,也经历了不少险阻。一天晚上,李白走到一片荒无人烟的山林,天色已晚,暮色苍茫。突然,他听到一阵阵怪异的声音,仿佛有野兽在林中徘徊。李白心中忐忑不安,胆颤心惊,他加快了脚步,希望能尽快走出这片让人毛骨悚然的森林。然而,就在这时,他看到不远处有一双绿幽幽的眼睛在黑暗中闪动,一颗巨大的脑袋从树丛中探了出来。李白吓得魂飞魄散,瘫软在地上,一动不敢动。他以为自己遇到了传说中的山精妖怪,顿时胆颤心惊,手脚冰凉。就在他以为自己必死无疑的时候,那庞大的身影慢慢地靠近他,他闭上眼睛,准备迎接死亡的到来。然而,过了许久,他仍然安然无恙。他小心翼翼地睁开眼睛,却发现那是一只巨大的猫头鹰。它似乎只是在寻找食物,并没有恶意。李白如释重负,长长地舒了一口气。他明白了,世间的很多东西并非如表面看到的那样可怕,只要保持镇定,冷静面对,许多的困难都能迎刃而解。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı döneminde Li Bai adında genç bir bilgin, imparatorluk sınavlarına girmek için yalnız başına Çangan'a gidiyordu. Alacakaranlıkta ıssız bir ormandan geçerken, onu panikleten garip sesler duydu. Birdenbire, çalılıklardan çıkan iki parlayan yeşil göz ve büyük bir kafa gördü. Efsanevi bir orman ruhuyla karşılaştığından emindi. Korkudan felç olmuştu, ancak bir süre sonra canlının sadece büyük bir baykuş olduğunu fark etti ve her şeyin göründüğü kadar korkutucu olmadığını anladı.
Usage
多用于描写人物因恐惧而产生的身心状态。
Çoğunlukla korku nedeniyle fiziksel ve zihinsel olarak etkilenen insanların durumunu tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
听了这个消息,他吓得胆颤心惊。
ting le zhege xiaoxi, ta xia de danchanxijing
Bu haberi duyunca çok korktu.
-
面对突如其来的危险,她依然保持着镇定,而不是胆颤心惊。
mian dui turuqilai de weixian, ta yiran baochizhe zhendin, erbushi danchanxijing
Ani birdenbire gelen tehlike karşısında, korkmak yerine sakin kaldı.