赤身露体 çıplak
Explanation
指光着身子,衣不蔽体。也指赤裸全身,不穿衣服。
Çıplak ve giysiler olmadan duruma atıfta bulunur.
Origin Story
话说很久以前,在一个偏僻的山村里,住着一个名叫阿牛的年轻人。阿牛生性善良,勤劳肯干,可是却因为一场意外事故导致他失去了全部衣物。当时天气寒冷,阿牛赤身露体地走在回家的路上,冻得瑟瑟发抖。路遇一位好心的老妇人,看他可怜,便把自己身上的旧棉袄脱下来,披在他身上。阿牛感动得热泪盈眶,从此以后,他更加努力地工作,用自己的双手创造美好的生活,并且时常帮助那些需要帮助的人。他一直铭记老妇人的恩情,把这份爱传递下去,成为了村里人人称赞的好人。
Çok uzun zaman önce, ıssız bir dağ köyünde An Niu adında genç bir adam yaşıyordu. An Niu doğası gereği nazik ve çalışkandı, ancak bir kaza sonucu tüm giysilerini kaybetti. Hava soğuktu ve An Niu çıplak bir şekilde eve doğru yürüyordu, üşümekten titriyordu. Yolda, durumunu gören ve eski pamuklu ceketini çıkarıp ona veren nazik bir yaşlı kadınla karşılaştı. An Niu gözyaşlarına boğuldu. O zamandan beri daha çok çalıştı, kendi elleriyle iyi bir yaşam kurdu ve sık sık ihtiyaç sahiplerine yardım etti. Yaşlı kadının iyiliğini her zaman hatırladı ve bu sevgiyi yaydı, köyde herkesin hayran kaldığı iyi bir insan oldu.
Usage
通常用于形容人裸体状态,也常用于比喻意义,形容缺乏必要的掩饰或保护。
Genellikle bir kişinin çıplak halini tanımlamak için kullanılır, ancak genellikle gerekli gizlemenin veya korumanın olmamasını tanımlamak için mecazi anlamda da kullanılır.
Examples
-
他赤身露体地站在那里,引来了很多人的围观。
ta chishenlutu de zhan zai nali, yinlaile hen duo ren de weiguan. ta chishenlutu de pao chulai, rang ren kanle xiaohua
Çıplak bir şekilde orada durdu ve birçok kişinin dikkatini çekti.
-
他赤身露体地跑了出来,让人看了笑话。
Çıplak bir şekilde dışarı koştu ve kendini rezil etti.