不知死活 pervasız
Explanation
形容不知利害,鲁莽行事。
Tehlikelerin farkında olmayan ve pervasızca hareket eden birini tanımlar.
Origin Story
从前,有个年轻人,他自以为很聪明,总是轻率行事,完全不考虑后果。有一天,他听说山里有个宝藏,便不顾家人劝阻,独自一人前往。路上,他遇到一条湍急的河流,但他并没有寻找安全的渡口,而是贸然跳入水中,结果被激流冲走,差点丧命。最终,他不仅没找到宝藏,还落得个遍体鳞伤。这件事让他明白,做事不能不知死活,要谨慎小心,三思而后行。
Eskiden, kendini çok zeki sanan ve sonuçlarını düşünmeden daima aceleci davranan genç bir adam vardı. Bir gün, dağlarda bir hazine duydu ve ailesinin uyarılarına rağmen tek başına gitti. Yolda, hızlı akan bir nehirle karşılaştı, ancak güvenli bir geçit aramak yerine, aceleyle suya atladı ve neredeyse akıntıya kapıldı. Sonunda, hazineyi bulmakla kalmadı, aynı zamanda ağır yaralandı. Bu deneyim ona, düşüncesiz olmaması ve dikkatli ve düşünceli olması gerektiğini öğretti.
Usage
作谓语、宾语;含贬义。
Yüklem, nesne olarak; aşağılayıcı.
Examples
-
他竟然敢公然挑战权威,真是不知死活!
tā jìngrán gǎn gōngrán tiǎozhàn quánwēi, zhēnshi bù zhī sǐ huó!
Yetkililere açıkça meydan okumaya nasıl cüret etti, çok pervasızca!
-
年轻人,做事要谨慎,不要不知死活地去冒险。
niánqīng rén, zuòshì yào jǐnshèn, bù yào bù zhī sǐ huó de qù màoxiǎn
Gençler, iş yaparken dikkatli olun, düşüncesizce risk almayın!