分文不值 hiçbir işe yaramaz
Explanation
形容毫无价值。
Bir şeyin değersiz olduğunu anlatır.
Origin Story
从前,有个穷书生,为了参加科举考试,卖掉了家里仅有的几亩薄田。结果,他落榜了,不仅没能考取功名,还身无分文。他十分沮丧,来到城外的一座破庙里休息。这时,一位老和尚走了过来,看见他愁眉苦脸的样子,便问他发生了什么事。书生把自己的遭遇告诉了老和尚。老和尚听后,叹了口气说:“人生在世,名利如浮云,你所追求的东西,其实分文不值。”书生听了老和尚的话,心中豁然开朗。他意识到,比起功名利禄,更重要的是自身的价值和修养。他决定重新开始,不再为名利所困扰。他开始学习农耕技术,并利用自己的知识帮助乡邻解决问题。几年后,书生不仅过上了富足的生活,还赢得了乡亲们的尊重。他明白,真正的价值不在于名利,而在于对社会的贡献。
Bir zamanlar, imparatorluk sınavına girmek için birkaç dönüm toprağını satan fakir bir bilgin vardı. Ancak sınavda başarısız oldu ve parasız kaldı. Üzgün bir şekilde şehrin dışındaki harap bir tapınakta sığındı. Orada, sorunları hakkında onu sorgulayan yaşlı bir keşişle karşılaştı. Bilgin ona hikayesini anlattı. Keşiş iç çekti ve şöyle dedi: "Hayatta şöhret ve servet geçicidir; peşinden koştuğun şey değersizdir." Bilgin rahatladı. Öz saygının ve kendini yetiştirmenin şöhret ve servetten daha önemli olduğunu fark etti. Hırslardan uzak yeni bir hayata başladı. Çiftçiliği öğrendi ve bilgisini kullanarak komşularına yardım etti. Birkaç yıl sonra, müreffeh bir hayat yaşadı ve köylülerinin saygısını kazandı. Gerçek değerin şöhret ve servette değil, topluma katkıda bulunmada olduğunu anladı.
Usage
用于形容事物毫无价值。
Tamamen değersiz bir şeyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
这块石头分文不值。
zhè kuài shítou fēn wén bù zhí
Bu taş hiçbir şeye yaramaz.
-
他送给我的礼物分文不值。
tā sòng gěi wǒ de lǐwù fēn wén bù zhí
Bana verdiği hediye hiçbir işe yaramaz.