吞声忍气 öfkesini yutup katlanmak
Explanation
形容受了气而勉强忍耐,不敢出声。
Adaletsiz muamele gördüğünü hisseden ama isteksizce öfkesini yutup hiçbir şey söylemeyen birini tanımlar.
Origin Story
从前,在一个偏僻的小村庄里,住着一位名叫阿强的年轻樵夫。阿强为人善良,勤劳肯干,深受村民的爱戴。然而,命运却对他并不公平。村里有一个恶霸地主,仗势欺人,经常强占村民的田地,收取高额的租税。阿强家境贫寒,无力反抗,只能眼睁睁地看着自己的田地被霸占,辛辛苦苦种下的庄稼被地主抢走。但他始终没有反抗,只是默默地忍受着一切,他总是吞声忍气,不发一言,他知道反抗只会给自己带来更大的灾难。村民们都同情阿强,但谁也不敢站出来为他说话,因为地主的势力太强大了。多年来,阿强一直过着这样的生活,他默默地承受着一切痛苦和屈辱,直到有一天,一位正义的官员来到这个村庄,为民除害,地主受到了应有的惩罚,阿强也终于可以过上安宁的生活了。
Bir zamanlar, ıssız bir köyde Ah Qiang adında genç bir oduncu yaşıyordu. Ah Qiang kibar, çalışkan ve köy halkı tarafından çok seviliyordu. Ancak kader ona karşı acımasızdı. Köyde, yetkisini kötüye kullanan, sık sık köylülerin topraklarını gasp eden ve fahiş vergiler alan zalim bir toprak sahibi vardı. Ah Qiang'ın ailesi yoksuldu ve direnemezdi, bu yüzden topraklarının gasp edildiğini ve çok çalışarak yetiştirdiği ürünlerin toprak sahibi tarafından alındığını çaresizce izleyebiliyordu. Ama asla direnmedi, her şeyi sessizce kaldırdı. Direnmenin ona daha büyük felaketler getireceğini biliyordu. Köylüler Ah Qiang'a sempati duyuyordu, ancak toprak sahibinin gücü çok büyük olduğu için kimse onun için konuşmaya cesaret edemiyordu. Yıllarca Ah Qiang böyle yaşadı, tüm acıları ve aşağılamaları sessizce kaldırdı, ta ki bir gün köyü adaletli bir memur ziyaret edene, kötülüğü ortadan kaldırana ve toprak sahibi hak ettiği cezayı alana kadar. Sonunda Ah Qiang huzurlu bir yaşam sürebildi.
Usage
用于形容在受到委屈或不公平待遇时,不得不忍气吞声,默默承受。
Birinin adaletsizliği veya hoş olmayan durumları sessizce kaldırması gerektiğini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他虽然受到了不公平的待遇,但还是吞声忍气,没有抱怨。
ta suiran shoudale bu gongping de daiyù, dàn haishi tūn shēng rěn qì, méiyǒu bàoyuàn.
Adil olmayan bir muameleye maruz kalsa da, yine de öfkesini yuttu ve şikayet etmedi.
-
面对老板的批评,小李只能吞声忍气,默默承受。
miànduì lǎobǎn de pīpíng, xiǎo lǐ zhǐ néng tūn shēng rěn qì, mòmò chéngshòu.
Patronun eleştirileriyle karşı karşıya kalan Xiao Li, sadece öfkesini yutup sessizce katlanabildi..