始料不及 beklenmedik
Explanation
指事情的发生或结果完全在预料之外。
Tamamen beklenmedik olayların oluşmasına veya sonuçlanmasına işaret eder.
Origin Story
话说唐朝时期,有个名叫李白的诗人,他非常自信,总是认为自己能写出惊天地泣鬼神的诗篇。有一天,他兴致勃勃地来到长安城,准备参加朝廷举办的诗歌盛会。他满心期待着能得到皇帝的赏识,然而,这次盛会却让他大跌眼镜。许多他从未听闻过的诗人,都带来了令人惊艳的作品,其中一个年轻诗人的作品更是让他叹为观止,这完全出乎了他的意料之外,这让他意识到自己并非天下无敌,也让他对诗歌创作有了更深的思考和感悟。
Antik Çin'de Li Bai adında ünlü bir şair vardı. Çok kendine güveniyordu ve gökyüzünü ve dünyayı sarsacak şiirler yazabileceğine inanıyordu. Bir gün, imparatorluk sarayı tarafından düzenlenen bir şiir toplantısına katılmak için heyecanla Chang'an şehrine geldi. İmparatorun takdirini görmeyi çok istiyordu. Ancak, bu toplantı onu çok hayal kırıklığına uğrattı. Daha önce hiç duymadığı birçok şair, şaşırtıcı eserler sundu. Genç bir şairin şiiri o kadar etkileyiciydi ki Li Bai, yenilmez olmadığını fark etti. Bu, şiir yazma konusunda derinlemesine düşünmesini ve hissetmesini sağladı.
Usage
用于形容事情的发生或结果完全出乎意料。
Tamamen beklenmedik bir olayın oluştuğunu veya sonuçlandığını tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
这场突如其来的疫情,是大家始料不及的。
zhe chang turuqilai de yiqing, shi da jia shǐliàobùjí de.
Bu ani birdenbire gelen salgın herkes için beklenmedik bir durumdu.
-
他工作认真负责,很少出现始料不及的情况。
ta gongzuo renzhen fuze, hanshao chuxian shǐliàobùjí de qingkuang
O işinde çalışkan ve sorumluluk sahibidir, bu nedenle işinde beklenmedik durumlar nadiren ortaya çıkar.