春风满面 ışıltılı yüz
Explanation
形容人喜悦舒畅的表情。
Yüzdeki neşeli ve memnun ifadeyi tanımlar.
Origin Story
在一个阳光明媚的春日,老张收到了儿子的来信,信中写着他顺利考上了理想的大学。老张看着信,脸上露出了灿烂的笑容,春风满面,仿佛春天也因他的喜悦而更加明媚。他拿着信走到院子里,分享着这好消息,邻居们也都被他的喜悦所感染,纷纷向他道贺。傍晚时分,老张坐在院子里,回忆着儿子从小到大的点点滴滴,从儿子蹒跚学步到如今金榜题名,老张百感交集,但更多的是欣慰与自豪,脸上始终挂着那抹春风满面的笑容。这份笑容,是岁月洗礼后的沉淀,是为人父母的欣慰和骄傲,更是对未来充满希望的期许。第二天,老张早早地来到田地里,开始忙碌一天的农活,尽管汗流浃背,但他脸上依然洋溢着春风满面的笑容,这笑容如同春雨般滋润着他的心田,也照亮着他的生活。这笑容,也成为了他继续耕耘生活,努力奋斗的动力。
Güneşli bir bahar gününde, Yaşlı Zhang oğlundan bir mektup aldı. Mektupta oğlunun hayalindeki üniversiteye kabul edildiği yazıyordu. Yaşlı Zhang mektubu okudu, yüzü ışıl ışıl bir tebessümle aydınlandı, sanki baharın kendisi bile onun sevincinden daha güzel olmuş gibiydi. Avluya çıktı, iyi haberi paylaştı ve komşuları da onun sevincine kapılıp tebrik ettiler. Akşam, Yaşlı Zhang avluda oturdu, oğlunun çocukluğundan yetişkinliğine kadar olan hayatını anımsadı, ilk adımlarından bugünkü başarısına kadar. Yaşlı Zhang karışık duygular içindeydi, ama çoğunlukla rahatlama ve gurur duyuyordu, yüzünde her zaman bir tebessüm vardı. Bu tebessüm, fırtına sonrasındaki sakinlik, bir ebeveynin memnuniyeti ve gururu ve parlak bir geleceğe duyulan umuttu. Ertesi gün, Yaşlı Zhang erken saatlerde tarlalara gitti ve işine başladı. Ter içinde kalsa da, yüzü hâlâ ışıl ışıl bir tebessümle doluydu. Bu tebessüm, bahar yağmuru gibi kalbini besliyor ve hayatını aydınlatıyordu. Bu tebessüm aynı zamanda hayatını sürdürmeye ve başarı için mücadele etmeye olan motivasyonu oldu.
Usage
常用来形容人高兴、愉快的神情。
Genellikle bir kişinin mutlu ve neşeli ifadesini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他春风满面地走进来,手里还拿着鲜花。
ta chunfeng manmiand di zou jinlai, shou li hai na zhe xianhua.
Çiçekler elinde, yüzünde gülümsemeyle içeri girdi.
-
看到孩子们考得好成绩,他春风满面,喜不自胜。
kan dao haizi men kao de hao chengji, ta chunfeng manmian, xi bu zi sheng
Çocuklarının iyi notlarını görünce, çok sevindi ve yüzü güldü.