热血沸腾 Kan kaynar
Explanation
形容人激动、兴奋的心情,情绪高涨,充满激情。
Bir kişinin heyecanlı ve coşkulu ruh halini, tutku dolu olduğunu tanımlar.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,他仰慕名将岳飞,常常阅读岳飞的英雄事迹。一天,李白在书房里研读《岳武穆传》,书中描述岳飞率领岳家军抗金杀敌,保家卫国的壮举,令他热血沸腾,激情澎湃,不禁挥毫泼墨,写下了千古名篇《满江红》。诗中饱含着对岳飞的敬仰之情,以及对国家统一的渴望。李白写完诗后,情难自已,起身舞剑,剑气纵横,如龙蛇飞舞,他仿佛化身为岳飞,在沙场上英勇杀敌,保卫家国。
Tang Hanedanlığı döneminde, ünlü general Yue Fei'yi hayranlıkla takip eden ve kahramanlıklarını sık sık okuyan Li Bai adında bir şairin yaşadığı söylenir. Bir gün Li Bai, çalışma odasında "Yue Wumu'nun Biyografisi'ni" inceliyordu. Kitap, Yue Fei'nin Yuejia ordusunu yönetmesini, Jin istilacılarıyla savaşmasını ve ülkeyi savunmasını anlatan bir öyküydü ve bu Li Bai'nin kanını kaynattı. Tutku doluydu ve ünlü "Man Jiang Hong" şiirini yazmaktan kendini alamadı. Şiir, Yue Fei'ye duyduğu hayranlığı ve ulusal birliği özlemini yansıtıyor. Şiiri yazdıktan sonra Li Bai o kadar duygulandı ki, kalktı ve kılıcıyla dans etti, sanki Yue Fei'nin ta kendisi olmuş ve savaş meydanında cesurca savaşmış gibi.
Usage
多用于描写人受到鼓舞、激动、兴奋等情绪时的心情状态。
Bir kişinin ilham aldığı, heyecanlandığı veya coşkulu olduğu duygusal durumunu tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
听到这个振奋人心的消息,我的热血沸腾!
ting dao zhe ge zhenfen renxin de xiaoxi, wo de re xue fei teng!
Bu heyecan verici haberi duyunca kanım kaynadı!
-
面对如此壮丽的景色,我不禁热血沸腾。
mian dui ru ci zhuangli de jingsese, wo bu jin re xue fei teng
Bu kadar muhteşem bir manzarayla karşı karşıya kalınca heyecanlanmamak elde değildi!