红光满面 pembe yanaklı
Explanation
形容人脸色红润,精神饱满,气色很好。通常用于描述健康、喜悦或兴奋的状态。
Bir kişinin pembe bir tene ve canlı bir görünüme sahip olmasını, sağlık, neşe veya heyecan durumunu gösterdiğini tanımlar.
Origin Story
老张退休后,生活规律,每天晨练,饮食健康。一日,他去公园散步,碰到老友李强。李强惊讶地说:“老张,你红光满面,简直像年轻了十岁!”老张笑着说:“退休生活轻松自在,心态好,身体自然就好。你看我现在,红光满面,精神抖擞,这都是好心情带来的呀!”
Bay Kemal emekli olduktan sonra düzenli bir hayat yaşamaya başladı, her sabah egzersiz yaptı ve sağlıklı beslendi. Bir gün parkta yürüyüş yaparken eski dostu Bay Ali ile karşılaştı. Bay Ali şaşkınlıkla, "Bay Kemal, çok iyi görünüyorsunuz, on yaş gençleşmişsiniz!" dedi. Bay Kemal gülümseyerek, "Emeklilik hayatı rahatlatıcı ve konforlu, iyi bir ruh hali, vücut doğal olarak iyi olur. Şimdi bana bakın, pembe yanaklı ve enerjikim, bunların hepsi iyi bir ruh halinden kaynaklanıyor!" diye yanıtladı.
Usage
常用于描写人健康、喜悦、兴奋等积极状态。
Genellikle bir kişinin sağlık, neşe veya heyecan durumunu tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他红光满面,看起来身体很好。
tā hóng guāng mǎn miàn, kàn qǐlái shēntǐ hěn hǎo
Çok sağlıklı görünüyordu, yüzü kızarmıştı.
-
这次考试取得好成绩,她红光满面地回来了。
zhè cì kǎoshì qǔdé hǎo chéngjī, tā hóng guāng mǎn miàn de huíláile
Sınavda iyi bir not aldıktan sonra, yüzü kızarmış bir şekilde eve döndü.