连锁反应 zincirleme tepki
Explanation
比喻事情之间相互影响,一个环节发生变化,就会引起一系列的变化。
Nesneler arasındaki karşılıklı etki için bir metafordur: bir bağlantı değiştiğinde, bir dizi değişikliği tetikler.
Origin Story
在一个平静的池塘里,一只青蛙跳入水中,打破了水面平静。水波荡漾开来,涟漪一圈圈扩散,带动着池塘里的睡莲轻轻摇曳。睡莲的摇动惊扰了躲藏在莲叶下的蜻蜓,蜻蜓飞起,翅膀拍打着水面,激起新的涟漪。这些涟漪又触动了水底的鱼儿,鱼儿游动,惊起了一群小虾。小虾的逃窜又吸引来了一群小鱼……就这样,一只青蛙跳入水中的简单动作,引发了一系列的连锁反应,整个池塘都因此而活跃起来。这就像人生一样,一个小小的选择,有时也会产生意想不到的巨大影响。
Sakin bir gölette, bir kurbağa suya atlayarak su yüzeyinin sessizliğini bozdu. Dalgalar yayıldı ve göletteki nilüferleri hafifçe salladı. Nilüferlerin sallanması, nilüfer yapraklarının altında saklanan yusufçukları rahatsız etti. Yusufçuklar uçtu, kanatları suya çarparak yeni dalgalar yarattı. Bu dalgalar göletin dibindeki balıklara dokundu; balıklar yüzdü ve küçük bir karides sürüsünü korkuttu. Küçük karideslerin kaçışı küçük bir balık sürüsünü cezbetti… Bu şekilde, bir kurbağanın suya atlamasının basit eylemi, bir dizi zincirleme reaksiyonu tetikleyerek tüm göleti canlandırdı. Bu da hayat gibidir: Küçük bir seçim bazen beklenmedik derecede büyük bir etkiye sahip olabilir.
Usage
用作宾语,多用于描写事物之间的关联。
Bir nesne olarak kullanılır, çoğunlukla şeylerin arasındaki ilişkiyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
这件事的连锁反应超出了我们的预料。
zhè jiàn shì de liánsuǒ fǎnyìng chāo chū le wǒmen de yùliào
Bu olayın zincirleme tepkimesi beklentilerimizi aştı.
-
蝴蝶效应就是一个典型的连锁反应例子。
húdié xiàoyìng jiùshì yīgè diǎnxíng de liánsuǒ fǎnyìng lìzi
Kelebek etkisi, zincirleme tepkimenin tipik bir örneğidir.