郑重其事 ciddiyetle
Explanation
形容说话做事时态度非常严肃认真。
Bu ifade, birinin bir şeyi ne kadar ciddiyet ve özveriyle yaptığını tanımlar.
Origin Story
老张是一位经验丰富的木匠,他接到一个订单,要制作一个精美的木质玩具火车。这可不是一件简单的工作,需要极高的精度和耐心。老张深知这其中的责任重大,于是他郑重其事地开始了制作过程。他仔细挑选木材,每一块木料都要经过精细的打磨和抛光。他一丝不苟地按照图纸上的尺寸进行切割,每一个零件都要反复检查,确保没有丝毫差错。为了保证玩具火车的稳定性和安全性,他还多次进行测试和调整。经过几天的努力,老张终于完成了这件作品。看着这个精美的玩具火车,老张露出了欣慰的笑容,他感到自己的付出是值得的,因为他的郑重其事保证了作品的质量和完美。
Yaşlı Zhang, güzel bir ahşap oyuncak tren yapmak için sipariş alan deneyimli bir marangozdu. Bu basit bir iş değildi; yüksek hassasiyet ve sabır gerektiriyordu. Zhang sorumluluğun büyüklüğünün farkındaydı, bu yüzden göreve en büyük ciddiyetle yaklaştı. Ahşabı özenle seçti, her parçayı titizlikle zımparaladı ve cilaladı. Planlardaki ölçülere tam olarak uydu, her parçayı tekrar tekrar kontrol ederek herhangi bir hata olmadığından emin oldu. Oyuncak trenin kararlılığını ve güvenliğini sağlamak için birçok test ve ayarlama yaptı. Birkaç gün süren yoğun çalışmanın ardından Zhang eseri tamamladı. Güzel oyuncak treni görünce Zhang memnuniyetle gülümsedi, gayretlerinin karşılığını aldığını hissetti, çünkü ciddiyetinden dolayı çalışmanın kalitesi ve mükemmelliği garanti altına alınmıştı.
Usage
常用于形容对待事情的态度非常严肃认真。
Bu ifade genellikle bir şeye karşı ciddi ve dikkatli bir tutumu tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他对待这件事非常郑重其事。
ta dui zhe jian shiqing feichang zhengzhongqishi
Bu konuya son derece ciddi yaklaştı.
-
会议上,他郑重其事地宣布了这个消息。
huiyi shang, ta zhengzhongqishi de xuangong le zhege xiaoxi
Toplantıda bu haberi ciddiyetle açıkladı.
-
她郑重其事地将礼物包好。
ta zhengzhongqishi de jiang liwu baohuo
Hediyeyi büyük bir özen ve ciddiyetle sardı.