鸣冤叫屈 adaletsizliği haykırmak
Explanation
指申诉冤屈。
Adaletsizliğe itiraz etmek; masumiyetini savunmak.
Origin Story
话说唐朝时期,有一个名叫李明的书生,从小勤奋好学,立志要考取功名,光宗耀祖。然而,命运弄人,在一次科举考试中,由于监考官的徇私舞弊,李明尽管文采斐然,却名落孙山。他怀才不遇,心中充满了愤懑与委屈。李明四处奔走,想要申诉自己的冤屈,却屡屡碰壁,甚至还遭到了一些权贵的打压和迫害。但他并未放弃,始终坚持着自己的清白,四处奔走,向朝廷上书,寻求帮助。最终,在一位正直官员的帮助下,李明的冤屈得以昭雪,他被平反,并得到了朝廷的嘉奖。这个故事告诉我们,即使面对巨大的困难和压力,只要坚持不懈,最终能够得到正义的伸张,真相总会大白于天下。
Tang Hanedanlığı döneminde, küçük yaştan itibaren çok çalışkan ve ataları için şöhret kazanmayı amaçlayan Li Ming adında bir bilgin vardı. Ancak kaderin başka planları vardı. Bir imparatorluk sınavında, sınav memurunun kayırmacılığı nedeniyle Li Ming, olağanüstü yeteneğine rağmen sınavda başarısız oldu. Adaletsiz muamele gördüğünü hissederek kızgınlık ve kederle doldu. Li Ming, davasını temyiz etmek için yorulmadan çalıştı, ancak sürekli engellerle karşılaştı, hatta güçlü yetkililerden baskı ve zulüm gördü. Ancak pes etmedi, masumiyetini kararlı bir şekilde savundu ve sürekli olarak mahkemeye yardım için dilekçe verdi. Sonunda, dürüst bir yetkilinin yardımıyla Li Ming'in adaletsizliği düzeltildi. Aklandı ve imparatorluk takdiri aldı. Bu hikaye, büyük zorluklar ve baskılar karşısında bile, yılmaz azmin nihayetinde adalete ve gerçeğin ortaya çıkmasına yol açabileceğini öğretiyor.
Usage
常用作谓语、宾语;指申诉冤屈。
Sıklıkla yüklem veya nesne olarak kullanılır; adaletsizliğe itiraz etmek; masumiyetini savunmak.
Examples
-
他鸣冤叫屈,希望得到公正的判决。
tā míng yuān jiào qū, xīwàng dédào gōngzhèng de pànjué
Adaletsizliği haykırdı, adil bir yargılama umuduyla.
-
他被冤枉入狱,多年来一直鸣冤叫屈,终于沉冤昭雪。
tā bèi yuānwàng rù yù, duō nián lái yīzhí míng yuān jiào qū, zhōngyú chén yuān zhāo xuě
Yanlış hapisanede yatıyordu ve yıllarca adaletsizliği haykırdı, sonunda aklandı.