供不应求 talep arzı aşıyor
Explanation
供应满足不了需求。形容商品紧缺,需求量很大。
Arz talep karşılayamıyor. Malların kıtlığını ve yüksek talebi tanımlar.
Origin Story
老王家的草莓园今年迎来了丰收,一颗颗红彤彤的草莓挂满了枝头,香气四溢。消息传开后,附近的居民纷纷前来购买,甚至一些城里的顾客也慕名而来。老王夫妇每天起早贪黑采摘,整理,包装,但还是供不应求,许多顾客都空手而归,只能无奈地叹息。老王看着堆积如山的订单,脸上却露出了欣慰的笑容,因为这说明他的草莓确实品质优良,深受顾客喜爱。他知道,只要他坚持优质的种植方法,来年一定会迎来更大的丰收,满足更多人的需求。
Old Wang'ın çilek çiftliği bu yıl rekor bir hasat elde etti. Parlak kırmızı çilekler dallarda asılı duruyordu, kokuları havayı dolduruyordu. Haber yayıldıktan sonra, yakınlardaki yerleşim yerlerinden insanlar çilekleri satın almak için koştular, hatta şehirlerden bile insanlar ünlü çilekleri almak için geldiler. Old Wang ve karısı şafaktan gün batımına kadar çilekleri toplayıp, ayıklayıp ve paketlediler, ancak talep yine de arzı çok aştı. Birçok müşteri eli boş döndü ve hayal kırıklığıyla iç çektiler. Ancak Old Wang sipariş dağını memnuniyetle karşıladı, çünkü bu onun çileklerinin gerçekten yüksek kalitede olduğunu ve müşteriler tarafından sevildiğini gösteriyordu. Üstün yetiştirme yöntemlerine bağlı kaldığı sürece, gelecek yıl daha büyük bir hasat elde edeceğini ve daha fazla insanın ihtiyaçlarını karşılayacağını biliyordu.
Usage
用于形容商品或服务的供应不足,需求量很大。
Bir mal veya hizmetin arzının yetersizliğini ve yüksek talebini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
今年草莓大丰收,供不应求。
jinnian caomei dafengshou, gong buyinyongqiu.
Bu yıl çilek hasadı o kadar boldu ki talep arzı aştı.
-
演唱会门票供不应求,一票难求。
yanchang hui menpiao gong buyinyongqiu, yipiaonanqiu.
Konser biletleri o kadar çok talep gördü ki anında tükendi.