大好河山 büyük dağlar ve nehirler
Explanation
形容国家疆域辽阔,山河壮丽。
Ülkenin genişliğini ve güzelliğini tanımlar.
Origin Story
话说唐朝盛世,国泰民安,百姓安居乐业。一位年轻的书生,名叫李白,怀揣着满腔的抱负,踏上了游历大好河山的旅程。他沿着蜿蜒的官道,走过连绵起伏的群山,路过碧波荡漾的江河,看到的是一派欣欣向荣的景象。他一路吟诗作赋,将沿途的美景都记录下来,诗句中充满了对祖国大好河山的热爱和赞美。 李白来到了一座雄伟的山峰脚下,山峰直插云霄,气势磅礴。他仰望着这巍峨的山峰,心中充满了敬畏之情。他写了一首诗,诗中写道:‘危峰兀立,直插云天,如剑般锋利,似龙般蜿蜒。’他继续前行,来到了一条奔腾不息的江河边,江水浩浩荡荡,奔流不息。他望着这汹涌的江河,心中充满了豪迈之情。他写了一首诗,诗中写道:‘江河奔腾,浩浩荡荡,似巨龙般咆哮,似奔马般飞驰。’ 李白游历了祖国的大江南北,看到了祖国的大好河山,他的心中充满了自豪和骄傲。他写下了许多赞美祖国大好河山的诗篇,这些诗篇流传至今,激励着一代又一代人热爱祖国,建设祖国。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı'nın müreffeh döneminde ülke barış ve refah içindeydi ve insanlar huzur içinde yaşıyordu. Li Bai adında genç bir bilgin, ülkesinin güzel manzaralarını gezmeye karar verdi. Dolambaçlı yollardan, dağlardan ve nehirlerden geçti ve gittiği her yerde refah gördü. Yolculuğu boyunca şiirler yazdı, ülkesinin güzel manzaralarına olan sevgisini ve hayranlığını dile getirdi. Li Bai, gökyüzüne doğru yükselen yüksek bir dağın eteğine ulaştı. Dağı görünce hayrete düştü ve şöyle bir şiir yazdı: ‘Gökyüzüne uzanan yüksek dağ, keskin bir kılıç gibi, kıvrımlı bir ejderha gibi.’ Yolculuğuna devam etti ve hızlı akan bir nehre ulaştı. Nehri görünce heyecanlandı ve şöyle bir şiir yazdı: ‘Akan nehir, geniş ve hiç durmadan, kükreyen bir ejderha gibi, koşan bir at gibi.’ Li Bai, ülkesinin güzel manzaralarını gezdi ve kalbi gurur ve özgüvenle doldu. Ülkesinin güzel manzaralarını öven birçok şiir yazdı ve bu şiirler bugün bile insanları ilhamlandırıyor.
Usage
用于描写祖国山河的壮丽景色,常用于表达对祖国的热爱和赞美。
Vatanın dağ ve nehirlerinin muhteşem manzaralarını tanımlamak için kullanılır, genellikle vatan sevgisini ve takdirini ifade etmek için kullanılır.
Examples
-
我们拥有如此大好河山,应该倍加珍惜。
wǒmen yǒngyǒu rúcǐ dà hǎo héshān, yīnggāi bèijiā zhēnxī
Böyle güzel dağlarımız ve nehirlerimiz var, onları daha çok takdir etmeliyiz.
-
祖国的山山水水,构成了一幅美丽的大好河山图卷。
zǔguó de shān shān shuǐ shuǐ, gòuchéng le yī fú měilì de dà hǎo héshān tújuǎn
Anavatanımızın dağları ve nehirleri, güzel bir tablo oluşturuyor.