层峦叠嶂 katmanlı dağlar
Explanation
形容山峰众多且高耸险峻,连绵起伏的景象。
Birbirine bitişik birçok yüksek ve dik dağın bulunduğu bir manzarayı tanımlar.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,游历名山大川,来到一座大山脚下。只见群山连绵起伏,层峦叠嶂,气势磅礴,云雾缭绕,宛如一幅巨大的山水画卷。李白被眼前这壮丽的景色深深吸引,不禁吟诵道:‘危峰兀立,层峦叠嶂,飞瀑流泉,奇石怪岩。’他被这鬼斧神工般的自然景观所震撼,写下了许多传世名篇。他沿着山路蜿蜒而上,一路欣赏着奇峰怪石,飞瀑流泉,感受着大自然的鬼斧神工。他爬到山顶,放眼望去,只见层峦叠嶂,绵延不绝,仿佛无边无际。他感叹大自然的壮阔与神奇,灵感如泉涌般涌现。他写下了许多赞美山河的诗篇,流传至今。
Rivayete göre Tang Hanedanlığı döneminde Li Bai adlı bir şair, ünlü dağları ve nehirleri gezer. Devasa bir dağ silsilesinin eteğine vardığında, sayısız dağın birbirinin üstüne yığılmış olduğunu, zirvelerinin bulut ve sisle kaplı olduğunu görür—doğal bir sanat eseri, devasa ve nefes kesici. Li Bai doğanın ihtişamını derinden etkilenir ve şöyle yazar: "Zirveler gururla yükseliyor, dağlar yığılıyor, şelaleler fışkırıyor, kayalar garip." Doğayı görkeminden ilham alan şair, sayısız şiir yazar. Dağın dolambaçlı yolunda yürür, ilginç kayaları, coşkun şelaleleri hayranlıkla seyreder ve doğanın sanatını deneyimler. Zirveye vardığında, ufuk çizgisine kadar kesintisiz uzanan sayısız dağ sıraları görür, sanki sonsuzdur. Doğaya olan hayranlığını ve doğanın harikalarını takdir eder, ilhamı bir pınar gibi fışkırır. Dağların ve nehirlerin güzelliğini öven sayısız şiir yazar, ve bunlar günümüze kadar ulaşmıştır.
Usage
多用于描写山峦重叠、峰峦相接的景象,常用于文学作品、旅游宣传等场景。
Genellikle üst üste binmiş ve birbirine bağlı dağ tepelerini tanımlamak için kullanılır ve sıklıkla edebi eserlerde ve turizm broşürlerinde yer alır.
Examples
-
远处的山峰层峦叠嶂,气势磅礴。
yuǎn chù de shān fēng céng luán dié zhàng, qì shì bàng bó
Uzaktaki tepeler üst üste binmiş şekilde, görkemli bir manzara oluşturuyor.
-
泰山层峦叠嶂,雄伟壮观。
tài shān céng luán dié zhàng, xióng wěi zhuàng guān
Birbirine geçmiş tepeleriyle Tai Dağı, görkemli ve etkileyici.