心不在焉 Dalgın
Explanation
指思想不集中,注意力不集中。
Konsantrasyon eksikliğine ve dikkat dağınıklığına işaret eder.
Origin Story
老张是一位经验丰富的木匠,他正在制作一件精美的木雕。他全神贯注,小心翼翼地雕琢着每一个细节,力求完美。然而,他的孙子小明却在一旁嬉戏打闹,一会儿跑来跑去,一会儿又发出各种奇怪的声音,这让老张不得不时不时地分心。小明并不知道爷爷正在创作,他只是沉浸在自己的世界里,心不在焉地玩耍着。最终,老张不得不暂停工作,耐心地引导小明安静下来。当小明安静下来后,老张又重新投入到他的作品中,继续他精雕细琢的工作。这件作品最终也顺利完成,而小明也渐渐了解到专注的重要性。
Tecrübeli bir marangoz olan Yaşlı Zhang, ince bir ahşap oyma yapıyordu. Tamamen odaklanmıştı, mükemmelliği yakalamak için her ayrıntıyı özenle oyuyordu. Ancak torunu Xiao Ming, yakınlarda oynuyor, oradan oraya koşuşturuyor ve garip sesler çıkarıyor, Zhang'ın zaman zaman dikkatini dağıtıyordu. Xiao Ming, dedesinin çalıştığını bilmiyordu; sadece kendi dünyasına dalmış, dalgınca oynuyordu. Sonunda Zhang, çalışmayı bırakmak ve Xiao Ming'i sakinleştirmek için sabırla yönlendirmek zorunda kaldı. Xiao Ming sakinleştikten sonra Zhang çalışmalarına devam etti ve sanat eserini başarıyla tamamladı. Xiao Ming, yavaş yavaş konsantrasyonun önemini anladı.
Usage
用于形容一个人思想不集中,注意力不分散。
Dikkatini toplayamayan ve kolayca dikkati dağılan birini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他上课心不在焉,老师讲的内容几乎没听进去。
tā shàngkè xīnbùzàiyān, lǎoshī jiǎng de nèiróng jīhū méi tīng jìnqù.
Derste dalgın davranıyordu ve öğretmenin söylediklerinin neredeyse hiçbirini anlamadı.
-
会议期间,他心不在焉地玩着手机。
huìyí qījiān, tā xīnbùzàiyān de wánzhe shǒujī
Toplantı sırasında dalgın dalgın telefonuyla oynuyordu.