惊惶万状 jīng huáng wàn zhuàng panik halinde

Explanation

惊惶:害怕;万状:各种样子,表示程度极深。形容害怕到了极点。

Korkmuş: korkmuş; çeşitli şekillerde: her türlü görünüm, çok derin bir dereceyi ifade eder. Aşırı derecede korkmuş olmayı anlatır.

Origin Story

夕阳西下,山谷里弥漫着令人不安的寂静。年轻的樵夫李大山,扛着满满一捆柴火,正准备下山回家。突然,他听到身后传来一阵沙沙的响声,如同蛇类爬行的声响,让他毛骨悚然。他缓缓地转过身,借着夕阳的余晖,他看到了一双闪着绿光的眼睛,正从灌木丛中窥视着他。恐惧瞬间将他包围,他惊惶万状,手中的柴火也掉落在地上。他连滚带爬地逃下山去,直到跑到村口,才敢停下来喘息。他惊魂未定,脸色惨白,浑身颤抖,把刚才看到的景象,以及他惊惶万状的心情,详细地告诉了村民。村民们安慰他,并帮忙寻找山谷里的异常情况。经过一番搜寻,他们发现那是一只受了伤的猫头鹰,它无意中吓到了李大山。虽然虚惊一场,但李大山这次经历让他永生难忘,也让他深刻体会到了惊惶万状的含义。

xi yang xi xia, shan gu li miman zhe ling ren bu an de jijing. nian qing de qiao fu li da shan, kang zhe man man yi kun chai huo, zheng zhun bei xia shan hui jia. turan, ta ting dao shen hou chuan lai yi zhen sha sha de xiang sheng, ru tong she lei pa xing de xiang shang, rang ta mao gu song ran. ta huan huan di zhuan guo shen, jie zhe xi yang de yu hui, ta kan dao le yi shuang shan zhe lv guang de yan jing, zheng cong guan mu cong zhong kuishi zhe ta. kong ju shun jian jiang ta bao wei, ta jing huang wan zhuang, shou zhong de chai huo ye diao luo zai di shang. ta lian gun dai pa di tao xia shan qu, zhi dao pao dao cun kou, cai gan ting xia lai chuan xi. ta jing hun wei ding, lian se can bai, hun shen chan dou, ba gang cai kan dao de jing xiang, yi ji ta jing huang wan zhuang de xin qing, xiang xi di gao su le cun min. cun min men an wei ta, bing bang mang xun zhao shan gu li de yi chang qing kuang. jing guo yi fan sou xun, ta men fa xian na shi yi zhi shou le shang de mao tou ying, ta wu yi zhong xia dao le li da shan. sui ran xu jing yi chang, dan li da shan zhe ci jing li rang ta yong sheng nan wang, ye rang ta shen ke ti hui dao le jing huang wan zhuang de yi yi.

Güneş batarken, vadiyi rahatsız edici bir sessizlik kapladı. Genç oduncun Li Daschan, büyük bir odun yığını omuzunda, eve dönmeye hazırlanıyordu. Birden, arkasından bir hışırtı sesi duydu, tıpkı sürünmekte olan bir yılan gibi, tüylerini diken diken etti. Yavaşça döndü ve batan güneşin ışığında, çalılıklardan ona bakan yeşil bir çift göz gördü. Korku aniden onu sardı; panik oldu ve odun yığını elinden düştü. Yuvarlanarak ve sürünerek dağdan aşağı kaçtı ve ancak köyün girişine vardığında nefes alabildi. Hala sarsıntılı, soluk ve titreyen bir halde, gördüklerini ve yaşadığı yoğun korkuyu köylülere anlattı. Köylüler onu teselli etti ve vadinin içinde olağan dışı bir şey aramaya yardımcı oldu. Kapsamlı bir aramadan sonra, Li Daschan'ı farkında olmadan korkutmuş yaralı bir baykuş buldular. Yanlış alarm olsa da, bu deneyim Li Daschan'da unutulmaz bir iz bırakarak "panik" kelimesinin anlamını derinden anlamasını sağladı.

Usage

作谓语、状语;用于恐惧时

zuo weiyǔ, zhuàngyǔ;yòng yú kǒngjù shí

Yüklem ve zarf olarak; korku halinde kullanılır

Examples

  • 听到这个噩耗,他惊惶万状,不知所措。

    ting dao zhege e hao, ta jing huang wan zhuang, buzhi suo cuo.

    Bu kötü haberi duyunca panik oldu ve ne yapacağını bilmiyordu.

  • 面对突如其来的危险,她惊惶万状,脸色煞白。

    mian dui turu qilai de weixian, ta jing huang wan zhuang, lian se sha bai

    Ani bir tehlikeyle karşı karşıya kalınca panikleyerek yüzü bembeyaz oldu.