有损无益 zarardan başka bir şey değil
Explanation
指某种行为或事物只有坏处没有好处。
Sadece dezavantajları olan ve hiçbir avantajı olmayan bir eylem veya şeye işaret eder。
Origin Story
从前,有一个农民,他家的田地里长满了杂草,影响庄稼的生长。他听说了一种除草剂,据说能快速清除杂草,于是便购买了一大瓶。他按照说明书上的使用方法,将除草剂喷洒在田地里。起初,杂草确实枯萎了,农民感到很高兴。但是几天后,他发现不仅杂草死了,就连庄稼也枯萎了,最后颗粒无收。这次除草剂的使用对他来说,是有损无益的,白费了力气,还损失了粮食。
Eskiden, tarlası yabancı otlarla dolmuş bir çiftçi vardı ve bu da ürünlerinin büyümesini etkiliyordu. Hızlı bir şekilde yabancı otları temizlediği söylenen bir ot öldürücüden haberdar olmuştu, bu yüzden büyük bir şişe satın aldı. Talimatları takip etti ve ot öldürücüyü tarlaya püskürttü. İlk başta yabancı otlar gerçekten kurudu ve çiftçi mutlu oldu. Ancak birkaç gün sonra, sadece yabancı otların değil, ürünlerinin de kuruduğunu ve hasadın başarısız olduğunu fark etti. Bu ot öldürücünün kullanımı onun için faydadan çok zarar getirdi. Çabasını boşa harcadı ve yiyeceğini kaybetti。
Usage
形容事情只有坏处,没有益处。
Sadece dezavantajları olan ve hiçbir avantajı olmayan bir şeyi tanımlamak için kullanılır。
Examples
-
他这样做的结果只会是"有损无益"。
ta zheyang zuode jieguo zhi hui shi you sun wu yi
Onun eylemlerinin sonucu sadece "
-
这场争论有损无益,只会加剧矛盾。
zhe chang zhenglun you sun wu yi, zhi hui jiaju maodun
Bu tartışma faydasız, sadece çatışmayı tırmandırır。