深恶痛绝 derinden nefret etmek
Explanation
对某人或某事极其厌恶痛恨。
Birine veya bir şeye karşı derin bir nefret duymak.
Origin Story
话说唐朝时期,有个名叫李白的诗人,他一生豪放不羁,喜欢喝酒,写诗,游历山水。有一天,他路过一个地方,看到当地官员贪赃枉法,欺压百姓,民不聊生,李白心中怒火中烧,他深恶痛绝这种腐败的现象,写下了一首慷慨激昂的诗歌,痛斥了官员的恶行,并呼吁人们反抗暴政。这首诗歌一经发表,便在民间广为流传,引起了巨大的反响,许多人都被李白的义举所感动,纷纷表示要与他一起为民除害。李白的故事告诉我们,在面对不公正的事情时,我们应该勇敢地站出来,与邪恶势力作斗争,为正义而战。
Tang Hanedanlığı sırasında Li Bai adında bir şair yaşadığı söylenir. Özgür ruhuyla tanınan Li Bai, içki içmeyi, şiir yazmayı ve dağlarda, nehirlerde dolaşmayı severdi. Bir gün, bir kasabadan geçerken, yerel yetkililerin rüşvet ve zulüm içinde olduğunu, halkı sefalete ve acıya mahkum ettiğini gördü. Li Bai haklı öfkeyle doldu; bu yozlaşmış sistemi derinden nefret ediyordu. Yetkililerin kötü işlerini şiddetle kınayan ve halkı tiranlığa karşı direnmeye çağıran güçlü bir şiir yazdı. Şiir viral oldu ve halk arasında büyük huzursuzluk yarattı. Birçok insan Li Bai'nin meydan okuma eylemine duygulandılar ve adalet için savaşmak üzere ona katılmaya yemin ettiler. Li Bai'nin öyküsü bize adaletsizliğe karşı cesurca durmayı ve doğru için savaşmayı öğretir.
Usage
通常用于表达对某些事情或人的强烈厌恶和痛恨。
Genellikle belirli şeylere veya insanlara karşı güçlü bir iğrenme ve nefret ifade etmek için kullanılır.
Examples
-
他对这种行为深恶痛绝。
tā duì zhè zhǒng xíngwéi shēn è tòng jué
Bu tür davranışlardan derin bir nefret duyuyor.
-
他对那场战争深恶痛绝,不愿再提起。
tā duì nà chǎng zhànzhēng shēn è tòng jué, bù yuàn zài tí qǐ
O savaşı derinden nefret ediyor ve bir daha bahsetmek istemiyor.
-
我深恶痛绝这种欺骗行为。
wǒ shēn è tòng jué zhè zhǒng qīpiàn xíngwéi
Bu aldatıcı davranışı derinden nefret ediyorum.