自惭形秽 kendini aşağı görmek
Explanation
因为自己不如别人而感到惭愧。指因自身的不足而感到羞愧。
Başkalarıyla kıyaslandığında kendi yetersizliğinden utanmak.
Origin Story
晋朝时,有个叫王济的人,容貌俊美,举止优雅,才华出众,是当时有名的人物。他的外甥卫玠也相貌英俊,气质超群,学识渊博。一天,卫玠去拜访王济。王济看到卫玠的风度气质,心里暗自惭愧,觉得自己不如他。两人在一起谈论学问,卫玠谈吐不凡,见解深刻,更让王济自叹弗如。从那以后,王济对卫玠更加敬重,常常向他请教问题。而卫玠也谦虚好学,虚心接受王济的指点。两人互相学习,共同进步,成为了一段佳话。
Jin Hanedanlığı döneminde, yakışıklı görünüşü, zarif tavırları ve olağanüstü yeteneğiyle bilinen Wang Ji adında bir adam vardı. Yeğeni Wei Jie de son derece yakışıklı, olağanüstü bir kişiliğe ve derin bir bilgiye sahipti. Bir gün Wei Jie, Wang Ji'yi ziyaret etti. Wang Ji, yeğeniyle kıyaslandığında kendi eksikliklerini hissederek gizlice kendisinin onun kadar iyi olmadığını kabul etti. Akademik konulardaki tartışmaları bu duyguyu daha da pekiştirdi çünkü Wei Jie olağanüstü bir hitabet yeteneği ve derin bir anlayış sergiledi. O günden sonra Wang Ji, Wei Jie'ye büyük saygı duydu ve sık sık ondan tavsiye istedi. Wei Jie de mütevazı ve çalışkan biriydi ve Wang Ji'nin tavsiyelerini büyük bir istekle kabul etti. Karşılıklı öğrenme ve saygıları ünlü bir hikaye oldu.
Usage
表示因自身不足而感到羞愧。常用于形容一个人在与他人比较后,发现自己不如对方而产生的惭愧心理。
Özellikle başkalarıyla karşılaştırıldığında, kişinin kendi yetersizliklerini ifade etmek için kullanılır.
Examples
-
他自惭形秽,不敢与那些才华横溢的作家们交流。
ta zican xinghui,bugan yu naxie caihua hengyi de zuojia men jiaoliu.kan dao ta jingzhan de jiyi,wo bujin zican xinghui.
O, yetenekli yazarlarla iletişim kurmaktan utandı.
-
看到她精湛的技艺,我不禁自惭形秽。
er schämte sich seiner Unfähigkeit im Vergleich zu ihren Fähigkeiten.Vor ihrem Können fühle ich mich klein und unbedeutend..
Onun mükemmel yeteneğini görünce, kendi yetersizliklerimden utanmadan edemedim.