荒山野岭 huāng shān yě lǐng ıssız dağlar ve çöller

Explanation

形容荒凉无人烟的山野地区。

İnsan yerleşiminin olmadığı ıssız bir dağlık alanı tanımlar.

Origin Story

话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,因不满朝中腐败,弃官隐居。一日,他漫步于山间,迷失了方向,不觉来到一片荒山野岭之中。此处人烟稀少,鸟兽罕至,只有茂密的树林和崎岖的山路。李白心中虽有几分担忧,但诗兴大发,便以这荒凉的景色为题,写下了一首千古绝句。他一边吟诵,一边欣赏着周围的景致,心中充满了对自然的敬畏和赞叹。夕阳西下,李白终于走出了这片荒山野岭,回到了人迹繁多的村庄。这次经历让他更加深刻地体会到了世外桃源的宁静与美好,也让他对大自然的壮阔与神秘有了更深的理解。

huàshuō táng cháo shíqī, yī wèi míng jiào lǐ bái de shīrén, yīn bù mǎn zhāo zhōng fǔbài, qì guān yǐnjū. yī rì, tā màn bù yú shān jiān, míshī le fāngxiàng, bù jué lái dào yī piàn huāngshān yěliǎng zhī zhōng. cǐ chù rén yān xī shǎo, niǎoshòu hǎn zhì, zhǐ yǒu màomì de shù lín hé qí qū de shān lù. lǐ bái xīn zhōng suī yǒu jǐ fēn dānyōu, dàn shī xīng dà fā, biàn yǐ zhè huāngliáng de jǐngsè wéi tí, xiě xià le yī shǒu qiānguǐ juéjù. tā yībiān yínshòng, yībiān xīn shǎng zhe zhōuwéi de jǐngzhì, xīn zhōng chōngmǎn le duì zìrán de jìngwèi hé zàntàn. xīyáng xī xià, lǐ bái zhōngyú zǒu chū le zhè piàn huāngshān yěliǎng, huí dào le rénjī fán duō de cūnzhuāng. zhè cì jīnglì ràng tā gèng jiā shēnkè de tǐhuì dào le shì wài táoyuán de nìngjìng yǔ měihǎo, yě ràng tā duì dà zìrán de zhuàngkuò yǔ shénmì yǒu le gèng shēn de lǐjiě.

Tang Hanedanlığı döneminde, saraydaki yolsuzluktan hoşnutsuz olan Li Bai adlı bir şairin görevinden istifa edip kırsala çekildiği söylenir. Bir gün dağlarda yürüyüş yaparken kayboldu ve kendini geniş bir ıssız dağ ve çöl arazisinde buldu. Bölge seyrek nüfusluydu, az sayıda kuş veya hayvan vardı, sadece yoğun ormanlar ve engebeli dağ yolları vardı. Li Bai biraz endişeli olsa da şiirsel ilhamı alevlendi ve bu ıssız manzaradan ilham alan zamansız bir başyapıt yarattı. Şiirini okurken çevresindeki güzelliği, doğaya karşı hayranlık ve hayranlıkla dolu olarak hayranlıkla izledi. Güneş batarken Li Bai sonunda vahşi doğayı terk etti ve insanlarla dolu bir köye döndü. Bu deneyim ona ayrı bir dünyanın huzur ve güzelliğine daha derin bir takdir kazandırdı ve doğanın görkemi ve gizemi hakkında daha derin bir anlayış kazandırdı.

Usage

多用于描写偏远、荒凉的地方。

duō yòng yú miáoxiě piānyuǎn, huāngliáng de dìfang

Genellikle uzak, ıssız yerleri tanımlamak için kullanılır.

Examples

  • 那座山峰地处荒山野岭,人迹罕至。

    nà zuò shānfēng dì chù huāngshān yěliǎng, rénjì hǎnzhì

    O dağ zirvesi ıssız ve ıssız bir bölgede yer almaktadır.

  • 他们跋山涉水,最终穿越了荒山野岭。

    tāmen báshān shèshuǐ, zuìzhōng chuānyuè le huāngshān yěliǎng

    Dağları ve nehirleri geçtiler ve sonunda ıssız dağları ve çölleri geçtiler.

  • 这条路通往荒山野岭,很少有人走。

    zhè tiáo lù tōng wǎng huāngshān yěliǎng, hěn shǎo yǒurén zǒu

    Bu yol ıssız dağlara ve çöllere gider; oradan çok az insan geçer.