讲信修睦 Jiǎng xìn xiū mù İmanı ve Uyum Koruma

Explanation

指人与人之间,国与国之间,讲究信用,谋求和睦。

İnsanlar ve uluslar arasında güvene ve uyuma vurgu yapar.

Origin Story

很久以前,在一个山清水秀的小村庄里,住着两个家族,他们世世代代生活在这里,彼此之间却一直存在着隔阂和矛盾。这两个家族都以务农为生,土地资源有限,常常因为田地界限不清而发生争执,甚至大打出手。 有一天,一位德高望重的老人来到村里,他看到这两个家族的冲突,感到非常痛心。老人是一位智者,他懂得如何化解矛盾,促进和谐。他召集两个家族的族长,耐心地劝说他们放下成见,互相理解。 老人说:"土地有限,但人心无限。你们与其争斗不休,不如携手合作,共同发展。想想看,如果你们能够互相帮助,共同努力,你们的收获会更多,生活也会更好。" 老人还讲了一个故事,故事中讲到两个国家因为互相猜忌,最终走向了战争,最终两败俱伤,人民流离失所,土地荒芜。他告诫这两个家族,要吸取教训,不要重蹈覆辙。 老人一番话,让两个家族的族长深受触动。他们意识到自己之前的行为是多么愚蠢。他们决定放下成见,互相合作,共同发展。从此以后,这两个家族和睦相处,共同建设家园,过上了幸福的生活。 这个故事告诉我们,无论是在家庭、社会还是国家之间,讲信修睦都是非常重要的。只有互相尊重,互相理解,互相合作,才能创造美好的未来。

hěn jiǔ yǐqián, zài yīgè shān qīng shuǐ xiù de xiǎocūn zhuāng lǐ, zhù zhe liǎng gè jiāzú, tāmen shìshìdài dài shēnghuó zài zhèlǐ, bǐcǐ zhījiān què yīzhí cúnzài zhe géhé hé máodùn. zhè liǎng gè jiāzú dōu yǐ wùnóng wéi shēng, tǔdì zīyuán yǒuxiàn, chángcháng yīnwèi tiándì jièxiàn bù qīng ér fāshēng zhēngzhī, shènzhì dà dǎ chūshǒu.

Çok eski zamanlarda, güzel bir köyde, orada nesillerdir yaşayan ama sürekli çatışan iki aile yaşıyordu. Her iki aile de çiftçiydi, toprak kaynakları sınırlıydı ve belirsiz toprak sınırları nedeniyle sık sık anlaşmazlıklar, hatta kavgalar çıkıyordu. Bir gün, bilge bir ihtiyar köye geldi. Bu çatışmaları görünce çok üzüldü. O, çatışmaları çözmeyi ve uyumu sağlamayı bilen bilge bir adamdı. İki ailenin reisi de çağırdı ve onları ön yargılarından vazgeçmeye ve birbirlerini anlamaya ikna etmeye çalıştı. İhtiyar şöyle dedi: "Toprak sınırlıdır, ancak insan kalbi sınırsızdır. Durmadan savaşmak yerine, işbirliği yapmalı ve birlikte gelişmelisiniz. Düşünün, birbirinize yardım ederseniz ve birlikte çalışırsanız, hasadınız daha iyi olur ve yaşamınız daha iyi olur." Ayrıca birbirine güvenmeyen iki ülkenin hikayesini de anlattı, sonunda savaşa girdiler ve yıkıma uğradılar, insanlar yerlerinden edildi ve topraklar çorak kaldı. Aileleri dersten ders almaları ve geçmişteki hataları tekrarlamamaları konusunda uyardı. İhtiyarın sözleri her iki ailenin reilerini derinden etkiledi. Geçmişteki davranışlarının ne kadar aptalca olduğunu anladılar. Ön yargılarından vazgeçmeye, işbirliği yapmaya ve birlikte gelişmeye karar verdiler. O zamandan beri, iki aile uyum içinde yaşadılar, birlikte evlerini inşa ettiler ve mutlu bir hayat sürdüler. Bu hikaye, aileler, toplum ve ülkeler arasında güven ve uyumun ne kadar önemli olduğunu bize öğretiyor. Sadece karşılıklı saygı, anlayış ve işbirliğiyle daha iyi bir gelecek yaratabiliriz.

Usage

形容人与人或国家之间要讲信用,保持和睦友好的关系。

xiángróng rén yǔ rén huò guójiā zhījiān yào jiǎng xìnyòng, bǎochí hé mù yǒuhǎo de guānxi

İnsanlar veya ülkeler arasında güven ve dostane ilişkilerin gerekliliğini anlatır.

Examples

  • 邻里之间要讲信修睦。

    línlǐ zhījiān yào jiǎngxìnxiūmù

    Komşular güvenilir ve uyumlu olmalıdır.

  • 国家之间应该讲信修睦,避免冲突。

    guójiā zhījiān yīnggāi jiǎngxìnxiūmù, bìmiǎn chōngtū

    Ülkeler güvenilir ve uyumlu olmalı, çatışmalardan kaçınmalıdır.

  • 在国际交往中,讲信修睦是处理国家关系的基本原则。

    zài guójì jiāowǎng zhōng, jiǎngxìnxiūmù shì chǔlǐ guójiā guānxì de jīběn yuánzé

    Uluslararası ilişkilerde, güven ve uyum devlet ilişkilerini yönetmenin temel prensipleridir.