费力不讨好 boşuna çaba
Explanation
指做事花费力气却得不到好处,甚至适得其反。
Bu, çaba harcamak ama karşılığını alamamak, hatta tam tersini elde etmek anlamına gelir.
Origin Story
从前,有个农夫辛勤耕种,却总是遇到不好的天气,庄稼歉收。他听说城里有个算命先生很灵验,于是千里迢迢去求他指点迷津。算命先生掐指一算,说:“你命里注定要费力不讨好,不如改行。”农夫半信半疑,还是坚持耕种,结果依然颗粒无收,最后不得不放弃农耕,改行做起了小生意,反而赚了不少钱。这个故事说明,有时候,即使再努力,也可能事与愿违,与其费力不讨好,不如另寻出路。
Eskiden, çok çalışan ama her zaman kötü hava koşullarıyla karşılaşan ve bu yüzden mahsulü kötü olan bir çiftçi vardı. Şehirde çok etkili bir falcı olduğunu duydu, bu yüzden onun yol göstermesi için uzun bir yolculuğa çıktı. Falcı, bazı hesaplamalardan sonra, “Kaderin ödülsüz çalışmak; mesleğini değiştirmelisin” dedi. Çiftçi, yarım inanarak yarım şüphe ederek, yine de çiftçiliğe devam etti, ancak sonuç yine aynıydı; yine mahsul alamadı. Sonunda, çiftçiliği bırakmak ve küçük bir iş kurmak zorunda kaldı, bu da beklenmedik bir şekilde ona çok para kazandırdı. Bu hikaye, bazen ne kadar çok çaba harcarsanız harcayın, işlerin planlandığı gibi gitmeyebileceğini gösteriyor. Ödülsüz çalışmak yerine, başka bir yol aramak daha iyidir.
Usage
作谓语、宾语、定语;指白费力气,没有效果。
Yüklem, nesne ve sıfat olarak kullanılır; boşa harcanmış çaba, etkisiz anlamına gelir.
Examples
-
他帮了邻居那么多忙,到头来却费力不讨好,真是令人惋惜。
tā bāng le línjū nàme duō máng, dào tóu lái què fèi lì bù tǎo hǎo, zhēnshi lìng rén wǎnxī。
Komşularına çok yardımcı oldu, ama sonunda her şey boşa gitti ve sadece sorunlara yol açtı. Yazık.
-
这次的项目虽然失败了,但我们尽力了,至少没有费力不讨好。
zhè cì de xiàngmù suīrán shībài le, dàn wǒmen jìnlì le, zhìshǎo méiyǒu fèi lì bù tǎo hǎo。
Proje başarısız olsa da elimizden gelenin en iyisini yaptık ve en azından çabalarımız boşa gitmedi