霄壤之别 gök ile yer arasındaki fark
Explanation
比喻差别极大,像天和地一样,相差甚远。
Gökyüzü ve yer arasındaki fark gibi çok büyük bir farkı tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗仙,在长安城中与一位名叫杜甫的诗圣相遇。两人皆是才华横溢,诗作精妙绝伦,但风格迥异。李白豪放不羁,诗风飘逸洒脱,如同天上的云朵,变幻莫测,令人捉摸不透;杜甫则沉稳内敛,诗风沉郁顿挫,如同大地般厚重,展现着人世的悲欢离合。他们二人同游曲江,在赏花饮酒之余,谈及诗作创作,彼此欣赏对方才华的同时,也发现各自的诗歌风格存在着霄壤之别。李白感叹杜甫诗作的厚重,如同巍峨的山岳,令人敬仰;杜甫则赞扬李白诗风的飘逸,如同清澈的溪流,令人心旷神怡。虽然风格不同,但两人都为唐诗的繁荣做出了巨大贡献。他们的友谊,也如同这天和地一样,相隔甚远却和谐共存。
Tang Hanedanlığı döneminde, Li Bai adında büyük bir şair ve Du Fu adında büyük bir şairin Çangan'da karşılaştığı söylenir. İkisi de inanılmaz yetenekliydi, şiirleri enfes ve eşsizdi, ancak tarzları çok farklıydı. Li Bai cömert ve özgürdü, şiirleri gökyüzündeki bulutlar gibi değişken ve tahmin edilemezdi; Du Fu sakin ve ölçülüydü, şiirleri yerin kendisi gibi ciddi ve derin, insan hayatının sevinçlerini ve kederlerini yansıtıyordu. Qujiang'da çiçeklerin ve şarabın tadını çıkarırken, şiirlerini tartıştılar. Birbirlerinin yeteneğini takdir ederken, tarzlarındaki büyük farkı fark ettiler. Li Bai, Du Fu'nun çalışmalarının derinliğini övdü, görkemli dağlarla karşılaştırdı, Du Fu ise Li Bai'nin şiirinin güzelliğini övdü, berrak akarsularla karşılaştırdı. Tarzları çok farklı olmasına rağmen, her ikisi de Tang şiirinin gelişimine büyük katkıda bulundular. Gökyüzü ve yer gibi dostlukları farklıydı ama uyumluydu.
Usage
用于形容两者之间差别巨大。
İki şey arasındaki çok büyük bir farkı tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他们的差距简直是霄壤之别。
tāmen de chājù jiǎnzhí shì xiāorǎng zhī bié
Aralarındaki fark çok büyük.
-
技术水平存在霄壤之别。
jìshù shuǐpíng cúnzài xiāorǎng zhī bié
Teknik becerilerde büyük bir fark var.
-
贫富差距之大,简直是霄壤之别!
pínfù chājù zhī dà, jiǎnzhí shì xiāorǎng zhī bié
Zenginler ve fakirler arasındaki uçurum çok büyük!