五内俱焚 Beş iç organ yanıyor
Explanation
形容内心极度痛苦焦灼,如同五脏六腑都被烈火焚烧一样。
İçte aşırı acı ve endişeyi, sanki beş iç organ ateş tarafından yakılıyormuş gibi tanımlamak için kullanılır.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,年轻时怀才不遇,四处奔波,却始终未能得到朝廷的赏识。一次,他满怀希望地前往长安,希望能得到皇帝的召见,然而,他的才华并没有得到认可,反而受到了权贵的排挤和打压。李白的心中充满了失望和痛苦,他感觉自己的理想和抱负如同被烈火焚烧,五内俱焚。他独自一人来到洛阳城郊的一处荒凉之地,仰望天空,泪流满面,写下了千古名篇《梦游天姥吟留别》。这首诗表达了他对现实的失望和对未来的迷茫,也体现了他内心的痛苦和挣扎。
Tang Hanedanlığı sırasında, gençliğinde yetenekli olmasına rağmen birçok zorluk yaşamış ve her yere seyahat etmiş ancak saraydan hiçbir onay almamış Li Bai adında bir şairin yaşadığı söylenir. Bir keresinde, imparatorla görüşme umuduyla, umut dolu bir şekilde Chang'an'a gitti. Ancak yeteneği tanınmadı ve bunun yerine güçlü kişiler tarafından hor görüldü ve bastırıldı. Li Bai'nin kalbi hayal kırıklığı ve acı ile dolmuştu; idealleri ve hırslarının alevler içinde yandığını hissetti. Luoyang'ın banliyölerinde ıssız bir yere yalnız başına gitti, gökyüzüne baktı, göz yaşları yüzünden aktı ve ünlü "Tianmu Dağına Rüya Yolculuğu" şiirini yazdı. Bu şiirde, gerçek hayattaki hayal kırıklığını ve gelecekle ilgili kafasındaki karışıklığı, iç acı ve mücadelesini dile getirdi.
Usage
用于形容内心极度痛苦、焦灼的心情。
Aşırı acı verici ve endişeli bir ruh halini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
听到这个消息,他五内俱焚,一夜未眠。
tīng dào zhège xiāoxi, tā wǔ nèi jù fén, yī yè wèi mián。
Bu haberi duyunca çok endişelendi ve bütün gece uyuyamadı.
-
考试失利,他五内俱焚,悔恨不已。
kǎoshì shīlì, tā wǔ nèi jù fén, huǐhèn bù yǐ。
Sınavda başarısız olunca çok pişman oldu.
-
面对突如其来的打击,他五内俱焚,痛苦万分。
miàn duì tū rú ér lái de dǎjī, tā wǔ nèi jù fén, tòngkǔ wànfēn。
Ani bir darbeyle karşılaşınca çok üzgün ve sıkıntılıydı.