前言不搭后语 tutarsız
Explanation
形容说话前后连接不上,语无伦次,多指思想混乱,不能自圆其说。
Cümlelerin mantıksal olarak birbirine bağlı olmadığı, kopuk bir izlenim yaratan bir konuşma biçimini tanımlar. Genellikle kafa karışıklığı veya düşüncede netlik eksikliğini gösterir.
Origin Story
话说唐朝时期,有个秀才去参加科举考试,他自认为才华横溢,满怀信心,准备大展身手。然而,到了考场上,他却紧张得不行,脑袋一片空白。他拿起笔,想写下自己精心准备的策论,却发现自己前言不搭后语,写出来的文章毫无逻辑,前言后语完全不相干,像一锅粥一样,让人看不懂。他试着调整思路,但越想越乱,越写越糟糕。最终,他交上了一篇杂乱无章的考卷,自然是落榜了。这次失败的经历,让他深刻体会到,只有认真准备,才能应对挑战,而临场慌乱只会让自己前言不搭后语,一事无成。从此以后,他更加努力学习,认真思考,终于在下次考试中取得了优异的成绩,实现了自己的梦想。
Tang Hanedanlığı döneminde, bir bilginin devlet memuru sınavına girdiği söylenir. Olağanüstü yeteneklerine inanıyor ve kendine çok güveni vardı. Ancak sınavda, heyecanlanarak bunaldı ve zihni boşaldı. Kalemi aldı ve özenle hazırladığı denemeyi yazmak istedi, ancak sözlerinin tutarsız olduğunu fark etti. Deneme mantıktan yoksundu, başlangıç ve bitiş uyuşmuyordu, lapa gibiydi, anlaşılmazdı. Düşüncesini düzeltmeye çalıştı, ancak ne kadar çok düşünürse o kadar çok karıştı ve yazımı daha da kötüleşti. Sonunda düzensiz bir sınav kağıdı teslim etti ve bu da doğal olarak başarısızlıkla sonuçlandı. Bu deneyim, ona sadece titiz bir hazırlığın zorlukların üstesinden gelebileceğini, heyecanın ise sadece tutarsız konuşmaya yol açacağını öğretti. O zamandan beri daha çok çalıştı ve daha dikkatli düşündü, ta ki bir sonraki sınavda mükemmel sonuçlar alana ve hayalini gerçeğe dönüştürünceye kadar.
Usage
用于形容说话前后不连贯,语无伦次。
Tutarsız ve bağlantısız konuşan birini tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他说话前言不搭后语,让人难以理解。
tā shuō huà qiányán bù dā hòuyǔ, ràng rén nán yǐ lǐjiě。
Sözleri tutarsızdı ve anlaşılması zordu.
-
这场辩论会,选手发言前言不搭后语,令人失望。
zhè chǎng biànlùn huì, xuǎnshǒu fāyán qiányán bù dā hòuyǔ, lìng rén shīwàng。
Tartışma, katılımcıların tutarsız ve bağlantısız konuşmaları nedeniyle hayal kırıklığı yarattı.