各有千秋 her birinin kendi güçlü yönleri
Explanation
比喻各人有各人的长处,各人有各人的特色。
Her biri kendine özgü güçlü yönlere sahip olan kişileri veya şeyleri karşılaştırmak için kullanılır.
Origin Story
传说中,彭祖活了八百多岁,寿星活了一千多岁。有人说彭祖比寿星差远了,也有人说彭祖有彭祖的优点,寿星有寿星的长处,各有千秋。其实,人生道路不同,成就各异,只要尽力而为,何必互相攀比呢?就如同百花齐放,各有千秋,红的似火,白的如雪,粉的似霞,黄的如金,每一种花都有其独特的美丽,各有千秋,各有特色。我们不应该只欣赏一种花,而应该欣赏所有的花,因为每一种花都有其独特的价值,都能给我们的生活增添色彩。
Efsaneye göre Peng Zu 800 yıldan fazla, Shou Xing ise 1000 yıldan fazla yaşamış. Kimileri Peng Zu'nun Shou Xing'in çok gerisinde kaldığını söylerken, kimileri de Peng Zu'nun kendine özgü avantajları, Shou Xing'in de kendine özgü avantajları olduğunu; her birinin kendi güçlü yönleri olduğunu savunuyor. Aslında yaşam yolları farklıdır ve başarılar da farklıdır. Ellimizden gelenin en iyisini yaptığımız sürece, neden kendimizi birbirimizle kıyaslayalım? Bu, her biri eşsiz güzelliğe sahip yüzlerce çiçeğin bir arada açması gibidir. Kırmızı ateş gibi, beyaz kar gibi, pembe bulutlar gibi, sarı altın gibi; her bir çiçeğin kendine özgü güzelliği ve özellikleri vardır. Sadece bir çeşit çiçeği değil, hepsini hayranlıkla izlemeliyiz, çünkü her birinin kendine özgü değeri vardır ve hayatımıza renk katabilir.
Usage
用于比较事物各有长处,各有特色。
Her biri kendi avantaj ve özelliklerine sahip şeyleri karşılaştırmak için kullanılır.
Examples
-
论艺术成就,两位画家各有千秋。
lùn yìshù chéngjiù, liǎng wèi huājiā gè yǒu qiān qiū
Sanatsal başarı açısından, iki ressamın da kendine özgü güçlü yönleri var.
-
这两个方案各有千秋,很难取舍。
zhè liǎng gè fāng'àn gè yǒu qiān qiū, hěn nán qǔ shě
Bu iki planın her birinin kendine özgü avantajları ve dezavantajları var, aralarından seçim yapmak zor.