响彻云际 gökyüzünde yankılanmak
Explanation
形容声音响亮,好像可以穿过云层,直达高空。
Bulutları delebilecek kadar yüksek bir sesi tanımlar.
Origin Story
传说中,一位绝世高手在深山苦练武功,他的一招一式都蕴含着巨大的能量,每当他挥剑练功,剑气纵横,声震山谷,甚至响彻云际。远在百里之外的村庄都能听到这惊天动地的剑鸣,村民们都敬畏地称他为“云霄剑仙”。 有一天,一位年轻的侠客慕名而来,想要挑战这位高手。他怀揣着毕生的绝技,来到山谷,却只看到一位鹤发童颜的老者坐在山顶,悠闲地抚弄着一把古琴。他疑惑不解,老者却笑着说:“剑气响彻云际,并非剑的威力,而是心的力量。真正的武功,不在于招式,而在于心境。
Efsaneye göre, benzersiz bir dövüş sanatları ustası derin dağlarda eğitim yapmıştır. Her hareketi muazzam bir enerji içeriyordu. Kılıç çalışması yaptığı her seferinde, kılıcının enerjisi patlıyor, vadiyi sarsıyor ve hatta gökyüzüne ulaşıyordu. Yüzlerce kilometre uzaktaki köyler onun kılıcının dehşet verici sesini duyabiliyordu. Köylüler ona saygıyla “Bulutlu Gökyüzü Kılıç Ölümsüzü” diyorlardı. Bir gün, genç bir dövüş sanatçısı bu ustayı meydan okumaya geldi. Yaşam boyu edindiği dövüş sanatları becerileriyle vadiye geldi, ancak dağın tepesinde huzur içinde eski bir qin çalan yaşlı bir adamdan başka bir şey bulamadı. Karışıklık içindeki genç adam açıklama istedi, yaşlı adam gülümsedi ve dedi ki: “Gökyüzüne ulaşan kılıç enerjisi, kılıcın gücü değil, kalbin gücüdür. Gerçek dövüş sanatları teknikler değil, zihinsel durumdur.”
Usage
用于描写声音巨大而响亮的场景。
Çok yüksek sesli bir sahneyi tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
歌声响彻云际,久久回荡在山谷中。
gesheng xiangche yunji, jiujiu huidang zai shangu zhong.
Şarkı gökyüzünde yankılandı, vadide uzun süre yankılandı.
-
他的演讲响彻云际,赢得了热烈的掌声。
tade yǎnjiǎng xiǎngchè yúnjì, yingle le reliè de zhǎngshēng
Konuşması gökyüzüne yankılandı ve büyük alkış aldı