情深意重 derin sevgi
Explanation
形容感情深厚,情意浓重。
derin ve samimi duyguları tanımlar.
Origin Story
话说唐朝有个书生,名叫李明,自幼父母双亡,与年迈的奶奶相依为命。奶奶视他如掌上明珠,含辛茹苦地将他抚养成人。李明孝顺,勤奋好学,终于考取功名,被朝廷委派到边疆做官。临行前,奶奶身体抱恙,卧床不起,李明日夜守护在奶奶身边,细心照料,寸步不离。奶奶弥留之际,拉着李明的手,眼中含泪,轻声嘱咐他:“孩子,你要好好保重身体,为国家效力。奶奶虽然走了,但你的孝心永远活在我的心里。”李明悲痛欲绝,抱着奶奶痛哭流涕。为了报答奶奶的养育之恩,李明在边疆兢兢业业,勤政爱民,深受百姓爱戴。即使官职升迁,他也从未忘记奶奶的教诲,将这份情深意重铭刻于心。他常常回想起与奶奶相处的点点滴滴,奶奶慈祥的笑容、温暖的话语,以及她对他的深沉的爱,都深深地触动着李明的心弦。这份情深意重,成为他人生道路上最宝贵的财富,指引着他不断前进,并时刻提醒他做人要善良、正直,要尽力帮助那些需要帮助的人。
Rivayete göre, genç yaşta yetim kalıp büyükannesiyle yaşayan Li Ming adında bir bilgin yaşamış. Büyükannesi onu çok sevmiş ve büyük fedakarlıklarla büyütmüş. Li Ming çalışkan ve saygılı biriydi ve sonunda sınır bölgesinde görev alan bir memur oldu. Göreve başlamadan önce büyükannesi ağır bir hastalığa yakalandı. Li Ming ona tüm zamanını ve özenini ayırdı. Büyükannesi ölmek üzereyken Li Ming'in elini tuttu ve fısıldadı: "Çocuğum, kendine iyi bak ve ülkeye hizmet et. Ben gitsem de, saygınlığın her zaman kalbimde yaşayacak." Li Ming çok üzüldü. Büyükannesinin iyiliğini geri ödemek için sınır bölgesinde insanlara hizmet ederek onların sevgisini kazandı. Terfi alsa da büyükannesinin öğütlerini asla unutmadı ve her zaman derin sevgisini hatırladı.
Usage
常用来形容感情深厚,情意浓重。
genellikle derin ve samimi duyguları tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
他们的友谊情深意重,令人羡慕。
tāmen de yǒuyì qíngshēn yìzhòng, lìng rén xiànmù
Arkadaşlıkları çok derin ve içten, kıskanılacak bir şey.
-
这份礼物,表达了他情深意重的心意。
zhè fèn lǐwù, biǎodá le tā qíngshēn yìzhòng de xīnyì
Bu hediye onun derin duygularını ifade ediyor.
-
他与妻子情深意重,相濡以沫几十年。
tā yǔ qīzi qíngshēn yìzhòng, xiāngrúmò jǐ shí nián
O ve karısı on yıllarca birlikte, derin ve içten bir ilişki yaşıyorlar.