愁肠百结 kalp kırıklığı
Explanation
愁肠百结,是指忧愁的心肠好像凝结成了许多的疙瘩,形容愁绪郁结,难以排遣。
Bu deyim, çok fazla üzüntüyle dolu bir kalbin birçok yerde düğümlenmiş gibi görünmesini tanımlar. Üstesinden gelmesi zor olan ezici bir üzüntü ve endişe ifadesidir.
Origin Story
话说唐朝时期,一位名叫李白的诗人,因政治原因遭贬谪,流落江湖。他怀才不遇,心中郁结,常常在夜深人静时独自饮酒。一日,他乘船漂泊于长江之上,望着滔滔江水,不禁想起自己坎坷的人生经历,愁肠百结。他想起自己曾经的意气风发,想起自己曾经的梦想,想起自己如今的落魄,不禁泪流满面。他拿出笔墨,在船舷上写下一首诗,表达自己内心的苦闷和无奈。诗中写道:'浮生若梦,为欢几何?古来圣贤皆寂寞,唯有饮者留其名。'写完诗后,他将诗稿投入江中,任其漂流而去。他抬头仰望天空,心中感慨万千。他不知道自己未来的路在何方,但他知道自己必须继续走下去。
Söylendiğine göre Tang Hanedanlığı döneminde Li Bai adında bir şair, siyasi nedenlerden dolayı sürgüne gönderildi ve dünyada dolaştı. Yeteneklerinin kullanılmamasından dolayı mutsuzdu ve sık sık gece sessizliğinde yalnız başına içki içerken bunalıma düşüyordu. Bir gün, Yangtze Nehri'nde sürüklenirken, coşan nehir suyuna baktı ve zorlu yaşam deneyimleri hakkında düşünmekten kendini alamadı, kalbi endişelerle doldu. Geçmişteki enerjisini ve hayallerini, geçmişteki ihtişamını ve şu anki yoksulluğunu hatırladı, göz yaşları yanağından aktı. Kalemini ve mürekkebini çıkarıp geminin yan tarafına bir şiir yazdı, içsel mutsuzluğunu ve çaresizliğini dile getirdi. Şiir şöyleydi: 'Hayat bir rüya gibidir, ne kadar neşe vardır? Eski zamanlardan beri bilge kişiler yalnızdır, sadece içenler adlarını bırakırlar.' Şiiri yazdıktan sonra, el yazmasını nehre attı ve sürüklenmesine izin verdi. Gözünü göğe dikti, kalbi duygularla doldu. Gelecekteki yolunun nereye varacağını bilmiyordu, ama devam etmesi gerektiğini biliyordu.
Usage
用于形容内心忧愁苦闷,难以排遣的心情。
İçsel üzüntü ve sıkıntının giderilmesi zor bir duygusunu tanımlamak için kullanılır.
Examples
-
她听到这个噩耗后,愁肠百结,泪流满面。
tā tīng dào zhège è hāo hòu, chóu cháng bǎi jié,lèi liú mǎn miàn.
Kötü haberi duyunca çok üzüldü.
-
面对接踵而来的困难,他愁肠百结,不知所措。
miàn duì jiē zhǒng ér lái de kùnnan, tā chóu cháng bǎi jié, bù zhī suǒ cuò.
Ard arda gelen zorluklarla karşı karşıya kalıp ne yapacağını şaşırdı